MASALLARDA KADININ İSTİSMARINA UYUYAN GÜZEL ÜZERİNDEN BAKIŞ -1
Uyuyan Güzel, öyle mümbit bir masaldır ki, İtalyan şair Giambattista Basile’in 1634’te yayımlanan kitabında Ay, Güneş ve Talia adıyla yer almasıyla başlayan yolculuğu, 1697’de Fransız yazar Charles Perrault’un Peri Masalları’nda Uyuyan Güzel, Grimm Kardeşlerin 1812’de basılan Çocuk ve Yuva Masalları’nda Dikenli Gül olarak devam eder. 1889 yılında Çaykovski tarafından bale olarak bestelenir. 1959’da masal tutkunu Walt Disney tarafından uzun metrajlı çizgi filmi yapılır. 2014 yılında ise Malefiz adıyla filme çekilir. Arada yüzlerce kitaba, tiyatro ve sinema eserine konu olur, esin kaynaklığı yapar. Günümüzde anlatılan masal Charles Perrault’nun Uyuyan Güzel’idir ancak Grimm Kardeşler’in Dikenli Gül’ü de çok benzerdir. Dilerseniz önce masalı hatırlayalım daha sonra şaşırtıcı detaylarına girelim.
Ülkenin birinde halkın çok sevdiği bir kralla kraliçe yaşarmış. Bunların her şeyleri varmış ama çocukları yokmuş. Tek dilekleri olan çocuk sahibi olma istekleri nihayet gerçekleşmiş ve kraliçe güzel bir kız çocuğu dünyaya getirmiş. Küçük prenseslerinin doğumunu kutlamak için parti veren kral ve kraliçe, herkesi çağırmışlarsa da yaşlı periyi unutmuşlar. Tüm periler küçük prenses için güzel erdemler diledikten sonra birden ortaya çıkan yaşlı peri davet edilmemesinin intikamını almak için, prensesin on beş yaşına gelince parmağına batacak bir çıkrık iğnesiyle ölmesini dilemiş. Henüz hediyesini vermemiş olan tek bir peri kalmışmış. O ise çok güçlü olan büyüyü ancak yüz yıllık bir uykuya çevirmeyi başarabilmiş.
Kral, ülkedeki bütün çıkrıkları yok ettirmişse de, prenses on beş yaşına gelince kötü dilek gerçekleşmiş. Prenses bir gün şatoda gezerken, o güne kadar görmediği küçük bir odada yaşlı bir kadına rastlamış. Kadın elindeki çıkrıkla iplik eğiriyormuş. Çok meraklanan prenses tanımadığı bu garip alete dokunmak istemiş ve eline alır almaz iğne parmağına batmış. Hemen uykuya dalan güzel prenses ipek örtüler içinde altından yapılmış bir yatağa yatırılmış.
Prensesin yalnız kalmaması tüm saray; halkı ve hatta hayvanlarıyla birlikte yüz yıl sürecek derin bir uykuya dalmış. Zamanla şatonun çevresini sık bir orman sarıp, onu bütün gözlerden gizlemiş. Nice prens Uyuyan Güzel’in şatosunu bulmak için ormana dalmışsa da, bir daha çıkamayıp kaybolmuş.
Aradan yüz yıl geçtikten sonra, prensin biri uyarılara kulak asmadan, Uyuyan Güzel efsanesinin peşine düşmüş. Geçit vermez bitkilerin arasında kendine yol açarak günlerce yürüdükten sonra şatoyu bulmuş ve prensesin uyuduğu odaya girmiş. Daha görür görmez yüreğini tarifsiz bir sevgi kaplamış ve o anda prensese âşık olmuş. Genç kıza doğru eğilerek, hafifçe öpmüş. Bunun üzerine kötü kalpli perinin büyüsü bozulmuş. Güzel bir prenses sihirli bir değnekle dokunulmuş gibi hemen gözlerini açmış. Onunla birlikte şatodaki herkes de uyanmış. Prenses de uyanır uyanmaz karşısında bulduğu prense âşık olmuş. İki genç kısa süre sonra görkemli bir düğünle evlenmişler ve uzun yıllar birlikte mutlu bir hayat sürmüşler. Bu aslında her ne kadar Uyuyan Güzel olarak bilinse de Grimm Kardeşler tarafından çocuklara uygun hale getirilmiş Dikenli Gül versiyonudur. Gerçek Uyuyan Güzel çok daha uzundur ve prens öptüğünü bırakan biri değildir. Ona birazdan geleceğiz.
Bu masaldaki on iki iyi peri ve bir kötü peri; İsa’nın on iki havarisi ile hain Yahuda’yı temsil eder. Zaten on iki altın tabak bulunması sebebiyle yemeğe on üçüncü perinin çağrılmaması da İsa’nın son akşam yemeğine atıf olarak okunabilir. On üç sayısı Avrupa’da uğursuz olarak kabul edilirken masalda da, kötülüğün on üçüncü periden gelmesi bu yüzdendir. Bir düzine olan ve “tamlık, bütünlük” anlamına gelen on ikiyi kötülükle bozan “artı bir”dir. Masalın aslında perilerin yaptıkları dilek değil kehanettir, bu yüzden kral kehaneti engellemek için tüm çıkrıkları ortadan kaldırır. Yani ortada kaçınılmaz değil, gerçekleşmesi olası bir durum bulunmaktadır. Masalın orijinalinde o güne uygun olarak prens on beş yaşındaki prensesle evlenirken, günümüzde prensesin yaşı mahkeme kanalıyla büyütülerek, yasalarına uygun hale getirmiş ve masaldaki kehanet için üç yıl daha eklenerek, prensesin on sekiz yaşına girmesi beklenmektedir. Ama bu bile masalı pedofiliden kurtarmaya yetmez. Prenses on beş yaşında mıdır, yüz on beş mi? Ortada prenses açısından çocuk sevicilik mi vardır, yoksa prens açısından yaşlı kadın genç âşık ‘sugarmommy’ durumu mu? Nereden baksanız, kadınla adam arasında 90 – 95 yaş fark bulunması kaçınılmazdır. Kaldı ki, Charles Perrault’nun Uyuyan Güzel’inde prens ilk başta kızı ninesine benzetir. “Prenses baştan ayağı giyinikti ve hayli muhteşem görünüyordu; fakat Prens büyükannesi gibi giyindiğini söylememek için kendini zor tuttu.”
Periler, prensese doğum hediyesi olarak; bir meleğin huyları, zarafet, mükemmel dans etme yeteneği, bir bülbülün sesi ve müzikalite gibi aristokrat bir hanımefendi olabilmesi için gerekli olan özellikleri vermişlerdir. Bu yeteneklerin hiçbiri köyde çiftçilik yapan bir kadının işine yaramaz hâlbuki. Kaldı ki, o kadın yün eğirirken elleri elek gibi olduğundan kötü perinin eline iğne batacak uyuyacaksın bedduası falan da işlemez ona. Ama tüm kadınlar için verilen ortak mesaj, sabırlı olun, tanrının izniyle kısmetiniz nerede olursanız olun gelip sizi bulurdur. Öyle ki Lilyane Mourey’nin de belirttiği gibi Perrault’ya göre genç kızların zekâyla işleri olmamalıdır, onların dertleri evlerinin içinde bakımlı biçimde kocalarına itaat etmek olmalıdır. “Perrault kadının kocasına tam anlamıyla boyun eğmesini savunur… Gördüğümüz gibi, masalların kadın kahramanları güzel, sadık, evdeki angarya işlere kendilerini adamış, alçakgönüllü, uysal ve zaman zaman biraz da aptaldırlar; o kadar ki aptallık neredeyse Perrault’nun karakterlerinin bir niteliğidir. Zekâ tehlikeli olabilir. Pek çok başka erkeğin (ve kadının) kafasında olduğu gibi, Perrault için de güzellik kadına özgü bir nitelikken, zekâ erkeğe özgüdür.” Çocukların gelişim dönemlerinde yetişkinler her şeye sahipken ve her şeyi yapabiliyorlarken, onlar sanki hareketsiz “adeta uyuyor” gibidirler. İşte bu masal çocuklara endişelenmemeleri gerektiğini, bu dönem bir asır gibi gelse de burada saplanıp kalmayacaklarını ve günü geldiğinde uyanacaklarını ve onların da hayata karışacaklarının garantisini verir.
MASALLARDA KADININ İSTİSMARINA UYUYAN GÜZEL ÜZERİNDEN BAKIŞ -2 Grimm Kardeşler’in masalına Dikenli Gül demelerinin sebebi ise gül ne kadar güzelse dikeninin o oranda keskin olması durumudur. Masalın Almanca’daki adı Dornröschen olup, rose yerine kullanılan röschen bizdeki –Ayşe‘cik’ gibi- küçüklük belirten ek gibi olup kızın toyluğuna vurgu yap ...
ÇİZMELİ KEDİ MASALI ÜZERİNDEN MİRAS TAKSİMİ MESELESİ -3 Peki, buradaki konuşan sinirli varlığın neden kedi olduğunu hiç düşündünüz mü? Masalın kaynağının Afrika olmasıdır, bunun sebebi. Eski Mısır’da kedilerin dini inanç ve ayin nesnesi olduğunu günümüze kadar gelen piramitler sayesinde gözlerimizle görebiliriz. Kedi tanrıça Bast, firavunun ...
ÇİZMELİ KEDİ MASALI ÜZERİNDEN MİRAS TAKSİMİ MESELESİ -2 Çizmeli Kedi’nin bir benzerini bize Boratav anlatır, ancak Anadolu masalında kedinin yerini tilki alır, sonunda da Keloğlan tilkisinin iyiliğine hıyanetle karşılık verir. Tilki ile Çimenci Padişahının Oğlu masalında bir Keloğlan varmış, bu oğlancık değirmene çırak girmiş. Değirmen ...
Çizmeli Kedi Masalı üzerinden miras taksimi meselesi -1 Charles Perrault’nun en bilinen ve masallarından olan ve benim de en sevdiğim masallardan biri olan Çizmeli Kedi aslında miras taksimi meselesini göstermesi açısından çarpıcıdır. Yaşlı değirmenci ölünce; büyük oğluna değirmenini, ortanca oğluna eşeğini, küçük oğluna ise ke ...
OSCAR WILDE MASALLARINDA SOSYALİZM VE İNSAN RUHU - 4 Kürk Mantolu Madonna ve samurlar içinde Mona Lisa Sabahattin Ali, hiç Oscar Wilde okumuş mudur, onun Sırrı Olmayan Sfenks öyküsünden haberi var mıdır? Bilmiyorum. Buna ilişkin hiçbir yerde bir kanıta rastlamadım ama ben Oscar Wilde’ın Sırrı Olmayan Sfenks öyküsünü her okuduğumda aklıma S ...
Oscar Wilde Masallarında Sosyalizm ve insan ruhu -3 Genç Kral Skolastik Fantazya isimli kitapta yer alan “Simurg’un Kanatlarını Takmak mı? Sarayın Merdivenlerine Camdan Ayakkabı Bırakmak mı?” isimli makalesinde Melek Özlem Sezer, masallarda halkın krallık sistemini asla sorgulamamasını eleştirir: “Ülke yönetiminin bir sistem ve bilinç gerekti ...
Oscar Wilde masallarında sosyalizm ve insan ruhu -2 Mutlu Prens Pinokyo, Gulliver’in Yolculukları gibi yetişkinler için yazılmış pek çok roman zamanla kısaltılarak, ‘zararlı’ kısımları ayıklanarak kuşa çevrilerek çocukların okumasına hazır hale getirilmiştir. Büyükler için yazılan kimi masallar anlamından kopartılarak çocuklara anlatılmaya ...
Oscar Wilde masallarında sosyalizm ve insan ruhu -1 Tam adıyla söyleyecek olursak, Oscar Fingal O’Flahertie Wills Wilde ya da Herkes Öldürür Sevdiğini diye dilimize yerleşmiş olan Reading Zindanı Baladı’nın şairi, masal yazarı, sosyalist, ahlaksız Oscar Wilde. Kulak verin sözlerime iyice, Herkes öldürebilir sevdiğini Kimi bir bakışıyla ya ...
Rapunzel üzerinden çocuğa erginleşmenin anlatılması -2 Doğulu kimi edebiyat tarihçileri, Rapunzel’in esin kaynağının 11. Yüzyılda Firdevsi’nin yazdığı Şehname’de geçen Rudaba olduğu söyler. Şehnâme’de, Rüstem’in, Hükümdar Zal’ın kalesi Kabil’e, hükümdarın kızı Rudaba’nın sarkıttığı saçlarına tırmanarak girmesi anlatılır. Benzer bir olayı Osmanlı ...
RAPUNZEL ÜZERİNDEN ÇOCUĞA ERGİNLEŞMENİN ANLATILMASI - 1 Uzun sarı saçlı Rapunzel’i, kapatıldığı kuleyi falan hepimiz biliriz de masalın adının nereden geldiğini, sonunun nasıl olduğunu pek bilmeyiz. Fazla meraklandırmadan söyleyeyim masal adını maruldan alıyor. Yani Rapunzel, tıpkı kıvırcık, göbek, Çin gibi bir marul türünün adı. Bizim pazar ...
BİNDERİLİ ÜZERİNDEN MASALLARDA ENSESTİN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 4 Babanın öz kızına göz koymasının yanı sıra gelinini almak için oğlunu öldürmeye çalışmasına da rastlarız masallarda. Boratav’ın Kral Padişahının Kızı böyle bir masaldır. Oğluna, kral padişahının kızını almak için iki sene harp ettiği savaştan yenilgiyle ayrılan padişahtır, bu namus ...
BİNDERİLİ ÜZERİNDEN MASALLARDA ENSESTİN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 3 Ütelek ve Ahu Melek gibi bir başka Boratav masalı olan Yıldırım Padişahı’nda gene kızına göz koyan bir baba görürüz, ancak kızı kurtaran Yıldırım Padişahı da pek yüzüne bakılacak adam değildir. Masal boyunca resmen kızı taciz eder ve kız en sonunda tacizcisiyle evlenir. Bu masal as ...
Masallarda ensestin izini Grimm Kardeşlerin Binderili masalı üzerinden sürmeye başlamıştık, sonrasında bir Anadolu masalı olan Geyik Sultan’da da benzeri istismara rastlamıştık. “Durun, siz evlenemezsiniz. Siz baba kızsınız!” repliği Yeşilçam filmlerinde bile yoktur ama masalları okurken bunu yüksek sesle dile getirmemiz gerektiğini anlıyoruz. Pert ...
BİNDERİLİ ÜZERİNDEN MASALLARDA ENSESTİN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 1 Çocuğunuza her gece yatmadan önce masal okuyorsunuz. Evdekiler bitti. Kitapçıya gidip, ne alsam ne alsam diye bakınırken gözünüz Grimm Masalları’na takılıyor. Tabii ya, siz de bu masallarla büyüdünüz. Hemen alıyorsunuz. Akşam çocuğunuz yatıyor, siz de başucuna oturup kitabı açıyorsunuz ...
KÜLKEDİSİ / CİNDERELLA MASALI ÜZERİNDEN TOPLUMLAR ARASINDAKİ FARKLARIN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 4 Cinderella masalının altında gizli bir cinsel tutku yattığı söyleyerek, geçen yazıyı bitirmiştik. Daha da ileri gideyim, bu masalın kodlarında ayak fetişizmi gizlidir. Nasıl yani? diyerek kafanızı kaşıdığınızı görür gibiyim. Bunca ay sabrettiniz, yazın ...
Külkedisi / Cinderella masalı üzerinden toplumlar arasındaki farkların izinin sürülmesi - 3 Cinderella’nın, Küçük Annette isimli Fransız varyantı, geçen yazımızda bahsetmiş olduğumuz Eflatun Cem Güney’in Sırmalı Pabuç masalına daha yakın durmaktadır. Masal köyde geçer ve Annette koyun güder. Kötü kalpli üvey anne kızını etle beslerken, Annette h ...
KÜLKEDİSİ / CİNDERELLA MASALI ÜZERİNDEN TOPLUMLAR ARASINDAKİ FARKLARIN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 2 Geçen yazımızı Cinderella’nın cariye olduğunu söyleyerek noktalamıştık. Kaldığımız yerden devam edelim o zaman. Yunanca yazan Romalı yazar Claudius Aelianus’un milattan sonra üçüncü yüzyılda, Antik dönem yazarlarından alıntılayarak derlediği Varia Hi ...
KÜLKEDİSİ / SİNDİRELLA MASALI ÜZERİNDEN TOPLUMLAR ARASINDAKİ FARKLARIN İZİNİN SÜRÜLMESİ - 1 Külkedisi aslında 9. yüzyıldan kalma eski bir Çin masalıdır ama sadece Avrupa’da 550’yi aşkın değişik biçimde anlatılmaktadır. Hatta Binbir Gece Masalları’nda bile yer almaktadır ama orada ayakkabı yerine daha doğulu bir obje olan halhal kullanılmıştır. ...
Çocukları eve dönüş yoluna çıkartmadan önce aklıma gelen bir hususu yazmazsam rahat edemem. Hansel’in, kıpırdayamadığı daracık kafese kapatılarak, kesilip yenilmek üzere sürekli beslenmesi sizlere bir şeyler çağrıştırıyor mu? Orta Çağ’da tavukları ya da başka hayvanları daracık kafeslerde besiye çekip, kısa sürede şişmanlatıp kesmek gibi bir uygula ...
Hansel ve Gretel’i ormanı derinlerinde bırakmış ve biz de peşleri sıra masalın içinde ilerlemiştik. Hansel ve Gretel’i kayboldukları ormandan kurtarmaya ne dersiniz? Ormanın haritasını çözebilmemiz için biraz yardıma ihtiyacımız olacak. En büyük yardımcılarımız Pinhan Yayınları tarafından basılan orijinaline sadık çevirisi ile Can Evrim Aslan’ın Ya ...
“Baba Bana Masal Anlatma” diyerek başladığımız yazı serüvenimizde bir yılı devirdik, ilginiz ve izniniz olursa bu yıl da size masal anlatmaya devam edeceğim. Dilerim bu esnada sizler sonu mutlu biten masalların kahramanı olduğunuz bir sene yaşarsınız. 2023’e en sevdiğim masallardan olan ve sosyolojik açıdan hayli malzeme barındıran Hansel ve Gretel ...
MASALLARDA TOPLUMSAL ROLLERİN ÖĞRETİLMESİ VE CİNSİYETÇİLİK - 2 Masalların daha küçücük çocukken toplumsal rolleri kafamıza nasıl soktuğunun izini sürmeye, geçen yazıda koyduğumuz virgülden devam edelim, dilerseniz. Masallarda kızlardan beklenenin ev işi ve temizlik olduğu, beyinlerine bir dantelâ gibi işlenir. Orman Evi (Yoksul Oduncu) masal ...
MASALLARDA TOPLUMSAL ROLLERİN ÖĞRETİLMESİ VE CİNSİYETÇİLİK – 1 Sene başından bu yana devam eden yazı dizimizde; Başparmak üzerinden masallarda çocuk köleliğini, Fareli Köyün Kavalcısı üzerinden masallarda salgın hastalıkları, Kibritçi Kız üzerinden masallarda yoksulluk ve çocuk işçiliğini, Parmak Kız üzerinden masallarda çocuk yaşta evlend ...
MASALLARIN KAPİTALİZMİN ELİNDE OYUNCAK OLMASI KURŞUN ASKER – 3 Evet, kola, çay, kahve derken bu yazı dizimizin sonuna geldik. En güzeli su elbette ama suları da zehirli maddelerle kirlettiğimiz için onları da ancak bir dizi işlemden geçirip arıttıktan sonra içer olduk. Çocukluğumuzdaki gibi derelerden pınarlardan su içmeye kalksak, maazall ...
MASALLARIN KAPİTALİZMİN ELİNDE OYUNCAK OLMASI KURŞUN ASKER – 2 Geçen yazıda sizlere Kurşun Asker’i kapitalizmin elinde oyuncak olmaktan kurtaran kahraman bilim insanı Clair Patterson’un hikâyesini anlatacağımdan bahsetmiştim değil mi? Demli çaylarımızı içip kafamız iyice açıldığına göre ekonominin ve bilimin karmaşık dünyasına girebiliriz. İlk ot ...
MASALLARIN KAPİTALİZMİN ELİNDE OYUNCAK OLMASI KURŞUN ASKER – 1 Karl Marx, çok doğru bir tespitle, “Kapitalizm, gölgesini satamadığı ağacı keser!” der ya, gerçekten de kapitalizm kullanamadığı şeyleri yok ederken kullanabildiklerini farklı ambalajlar içinde tüketiciye sunar. Bolivya dağlarında öldürdüğü Che Guevara’nın purosundan çakmağına, ...
MASALLARDA ÇOCUKLARIN ERKEN YAŞLARDA EVLENDİRİLMESİ ‘ÇOCUK GELİN’ THUMBELİNA - 3 Efendim, nihayet Parmak Kız – Thumbelina masalımızı anlatmayı bitirdik. Kralın yaptığı densizlik sinirlerimi bozsa da, kırlangıcın mutsuzluğuna üzülsem de şimdi daha iyiyim. Umarım Parmak Kız da, iyi ve mutludur, kralı yontarak insana benzetmiştir. Dilerseniz art ...
MASALLARDA ÇOCUKLARIN ERKEN YAŞLARDA EVLENDİRİLMESİ ‘ÇOCUK GELİN’ THUMBELİNA - 2 Geçen yazımızda anlatmaya başladığımız Parmak Kız masalını Köstebek’in Thumbelina’ya cinsel saldırıda bulunması üzerine daha fazla devam edemeyerek kesmiştik. Elbette yaptıkları Köstebek’in yanına kar kalmayacak. Buyurun o zaman masalın devamına… Köstebek, rah ...
MASALLARDA ÇOCUKLARIN ERKEN YAŞLARDA EVLENDİRİLMESİ: ‘ÇOCUK GELİN’ THUMBELİNA - 1 Ülkemizde Parmak Kız olarak bilinen Andersen masalı fantastiktir, macera doludur, acıklıdır, sonu bile tam mutlu değil, parçalı bulutludur. Disney, Thumbelina’dan bir doğa savaşçısı yaratmıştır. Gözünü hırs bürümüş, bir parkı yok etmeye çalışan kapitalistlere ...
MASALLARDA YOKSULLUK VE ÇOCUK İŞÇİLER: KİBRİTÇİ KIZ’IN KIZIL İNTİKAMI İşçi Bayramı ile başlayan Mayıs ayında, çocuk işçiliğinin son bulmasını dileyerek, o çok bildik masala farklı bir açıdan yaklaşmaya ne dersiniz? Babasının ölümü üzerine, çocuk yaşta okulu bırakarak çalışmak zorunda kalan Andersen’in pek çok masalında çocuk işçiliğine ve çocukl ...
MASALLARDA SALGIN HASTALIKLAR: FARELİ KÖYÜN KAVALCISI Son dönemlerde sokak hayvanlarının şehirlerden tamamen çıkartılarak, hayvan barınaklarına hapsedilmesi tartışmaları ünlü bir sanatçımızın attığı tweet’le daha da alevlendi. Bir kap yemek, bir tas su ve bir de başlarının okşanmasından başka bir şey beklemeyen can dostlarımızı şehirden kovdu ...
Masallarda Çocuk Köleliği Parmak kadar çocukların satılması -2 Geçen ayki yazımızda masallarında parmak kadar çocukların satılmasının izini sürmeye Grimm Kardeşlerin Başparmak masalıyla Almanya’da başlamıştık ve Pertev Naili Boratav’la yurda giriş yapacağımızı söylemiştik. O halde buyrun Nohut Oğlan’a… Boratav’ın Nohut Oğlan masalınd ...
MASALLARDA ÇOCUK KÖLELİĞİ PARMAK KADAR ÇOCUKLARIN SATILMASI -1 Bu sayıda hangi masalı anlatsam diye düşünürken geçenlerde ‘Kim Milyoner Olmak İster?’ yarışma programında Kenan İmirzalıoğlu’nun sorduğu “1980’lere kadar hangi ülkedeki yetim, gayrimeşru doğmuş, ebeveyni alkolik, ayrılmış veya fakir olan çocuklar devlet tarafından bazen açık artı ...
Evvel zaman içinde Evvel zaman içinde, kalbursaman içinde Develer tellal iken, pireler berber iken. Annem kaşıkta, babam beşikte iken… Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, Babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten. Annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, Gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi… Neyse sözü fazla ...