Hedefim hep birinci olmaktı

Ljubljana’da düzenlenen Yüzme Yarışması’nda 200 metre karışıkta birinci olan 13 yaşındaki milli yüzücümüz Ecem Dönmez, her zaman birinciliği hedeflediğini söylüyor.

08 Haziran 2011 - 10:06

Ljubljana’da düzenlenen Yüzme Yarışması’nda 200 metre karışıkta birinci olan 13 yaşındaki milli yüzücümüz Ecem Dönmez, her zaman birinciliği hedeflediğini söylüyor.


Slovenya’nın başkenti Ljubljana’da yapılan 36. Pokal Mesta Yüzme Yarışması’nda Türk Milli Takımı, 14 birincilik, 8 ikincilik ve 6 üçüncülük olmak üzere toplam 28 madalya aldı. Milli Takım yüzücümüz Ecem Dönmez ise 13 yaş kategorisinde 200 metre karışıkta birinci olurken, şampiyona rekorunun da yeni sahibi oldu. Temmuz ayında yapılacak EYOF Avrupa Gençlik Olimpiyatları Milli Takım kadrosuna antrenörü Han Batur ile birlikte seçilen Dönmez, 200 metre kurbağlama ve 400 metre karışıkta da altın madalya kazandı.


HEM ŞAMPİYON HEM REKORTMEN
Yüzmeye 8 yaşında başlayan ve yaklaşık 4 yıldır yüzme sporuyla yakından ilgilenen Ecem Dönmez, yüzmeden büyük zevk duyuyor. Dedesinin yönlendirmesiyle 3 yaşından itibaren yüzmeyle tanıştığını ve daha o yıllarda yüzmekten büyük zevk aldığını belirten şampiyon Ecem, bir süre amatör olarak devam ettiği yüzme sporunda profesyonelliğe ilk adımı, İSTEK Atanur Oğuz Anaokulu’nun yaz spor okullarında attı. İlk olarak yeteneğini yüzme öğretmeni Han Batur’un keşfettiğini ve İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’ne yönlendirdiğini ifade eden Ecem Dönmez, daha sonra yarışlara katılmaya başladı. Önceleri katıldığı yarışlarda ilk on içinde yer bulan, disiplinli ve istekli çalışmayla birincilikler almaya başlayan Ecem Dönmez, daha sonra hedefinin hep birincilik olduğunu belirtiyor. “Ailem olmadan bu kadar başarılı olamazdım. Bana her zaman çok destek oldular. Okuldaki öğretmenlerimin de başarılarıma katkısı çok büyük. Yarışlara katıldığım zamanlarda kaçırdığım derslerimi etütlerle tamamlamaya çalışıyoruz. Okulumu çok seviyorum. Yüzme hocam ise en büyük destekçim. Sevincimi de üzüntümü de benimle paylaşıyor. Benim motivasyonumu en üst düzeye çıkarmak için elinden geleni yapıyor” diyen Dönmez, okuldan sonra her gün antrenmanı olduğunu ve haftada 6 gün yüzdüğünü söylüyor. Pazar günlerini spor dışındaki faaliyetlere ayıran Dönmez, Türkiye’de kendisine Derya Büyükuncu’yu örnek aldığını belirttiyor. Uluslararası şampiyona öncesi katıldığı son kulüpler arası yarışmalarda 200 metre Karışıkta Türkiye birinciliği, 200 metre Kelebekte Türkiye birinciliği, 200 Kurbağalamada Türkiye birinciliği, Marmaris’teki Okullararası şampiyonada 100 metre Kelebekte birincilği, 200 metre karışıkta birinci olurken, 100 metre Kurbağalamada Türkiye rekorunu kıran başarılı yüzücü, “Çok iyi antrenman yapıyorum. Kendimi psikolojik olarak ta hazırlıyorum. ‘Sen yaparsın’ diye kendimi motive ediyorum. Kafamdan iyi şeyler geçiriyorum. Yarışma öncesinde çok çok heyecanlanıyorum. Kendimi iyi şeyler düşünerek sakinleştirmeye çalışıyorum. Geceleri yatağımda bile yarışlarda başarılı olma hayaliyle uyuyorum” sözleriyle yarış öncesi heyecanını dile getiriyor.


‘AVRUPA’DA DERECEM OLSUN İSTİYORDUM’
Türkiye’nin gururu genç yüzücü hayalinin Avrupa’da bir gün derece almak olduğunu belirterek; “Avrupa’da da derecem olsun istiyordum, oldu. En önemli hedefim olimpiyatlara katılarak ülkemi en iyi şekilde temsil etmek” diye konuşuyor.


ECEM NASIL ÇALIŞIYOR?
Antrenmanlarını Namık Ekin Spor salonunda yapıyor. Ecem İstek Okulları’nın fiziki imkânlar açısından çok iyi olduğunu belirtiyor. Haftada 6 gün antrenman yapıyor. Antrenmanlar 1,5 saat sürüyor. Hergün 4-4,5 kilometre mesafe yüzüyor. Çok yorulduğunun farkında ama başarının en önemli sırlarından birinin disiplinli çalışmaktan geçtiğinin de farkında. Ecem gençlere ve çocuklara önemli bir mesajı da bu arada veriyor: “Antrenman yapmadığımda okul başarımda da düşüş oluyor. Antrenmandan eve geldiğimde oyalanacak zamanımın olmadığını ve dersime çalışmak zorunda olduğumu biliyorum. Ödevlerimi hemen yapıyorum. Zamanı iyi kullanıp planlama yapmamı spora borçluyum.”
 

ECEM’DEN TAVSİYELER
Mutlaka herkes bir spor dalıyla uğraşmalı. Bu, hem çok eğlendiriyor hem de iyi alışkanlıklar kazandırıyor. Yüzme çok eğlenceli bir spor dalı. Bütün kasları çalıştırıyor. Profesyonel olarak olmasa bile insanlar mutlaka yüzmeli. Öğrenciyseniz dersler ikinci plana atılmamalı. Derslerdeki başarı spordaki motivasyonu da yükseltiyor. Çünkü Ecem, “Daha başarılı olduğumda daha iyi yüzüyorum” diyor.
Başarısından kendisinden fazla ailesinin gurur duyması Ecem’in mutluluğuna mutluluk katıyor. Annesi ise Ecem için ayrı yemekler ve diyet programları uyguluyormuş bu arada. Peynir, süt, yumurta gibi yiyecekleri tüketirken, sucuk salam sosis gibi ürünlerden uzak duruyormuş. Üç ayda bir de doktor kontrollerinden geçiyor. Kelebek en çok sevdiği stil olmasına rağmen, Türkiye rekorunun kurbağalamadan gelmesini ilginç buluyor. Anaokulu öğretmeni olmak, Ecem’in hayali. Ama yüzmeden hiç kopmayacağını açıklıyor. Ülkemizde yüzmeye gereken ilginin olmamasına, hep futbol konuşulmasına üzülüyor. Diğer dallara da büyük yatırımlar yapılması gerektiğini vurguluyor.


Mustafa SÜRMELİ


ARŞİV