Sinematek'in yeni programı başlıyor
Kadıköy Belediyesi Sinematek/Sinema Evi’nin 2023 Ekim-Ocak programını açıklandı. 24 Ekim’de başlayacak programa göre 21 Ocak tarihine kadar 60’larda Godard, Erden Kıral Toplu Gösterimi sinemaseverleri bekliyor
Kadıköy Belediyesi Sinematek/Sinema Evi, Filmekimi’ne ev sahipliği yaptıktan sonra, 20. yüzyıl sinemasına damga vurmuş yönetmen Jean-Luc Godard’ın 11 filmini seyirciyle buluşturacak. Yeni Dalga’nın ön saflarında, özellikle 60’lı yıllarda çektiği filmlerle sinemada devrim yapan yönetmenin ilk uzun metrajı Serseri Âşıklar (1960) ile başlayan bu altın çağından Çılgın Pierrot (1965), Hayatını Yaşamak (1962) ve Çete (1964) dahil toplam on bir filme yer verecek Sinematek’te ayrıca Godard, Yalnız Sinema (2022) belgeseli de izlenebilecek.
Sinematek/Sinema Evi, “60’larda Godard” seçkisine paralel olarak yönetmenin filmlerinden kamera arkası fotoğrafları BluTV, 212 Photography İstanbul ve İsviçre İstanbul Başkonsolosluğu destekleri ile 2 Ekim’de Sinematek/Sinema Evi sergi salonunda sinemaseverlerle buluşturdu. “Georges Pierre’in gözünden Godard” sergisi 9 Aralık’a kadar görülebilecek.
ERDEN KIRAL ANILIYOR
Geçtiğimiz yılı hayatını kaybeden usta sinemacı Erden Kıral yedi filminin gösterimiyle anılacak. Yönetmenin ilk uzun metraj filmi Kanal (1978), Bereketli Topraklar Üzerinde (1980) ve Ayna’nın (1984) yanı sıra son dönemde çektiği Vicdan (2008), Yük (2012) ve Gece (2014) filmleri gösterilecek. Toplu gösterim kapsamında ayrıca, Sinematek/Sinema Evi’nin Kurukahveci Mehmet Efendi’nin desteğiyle gerçekleştirdiği ilk restorasyon projesi, Hakkâri’de Bir Mevsim (1982) de seyirciyle buluşacak.
YENİLENMİŞ FİLMLER İZLENEBİLECEK
Her yıl İtalya’nın Bologna kentinde düzenlenen Il Cinema Ritrovato, sinema tarihine adanmış bir film festivali. Dünyanın en önemli film restorasyon merkezlerinden biri olan Cineteca di Bologna’nın yeni restore ettiği filmleri seyirciyle buluşturan festival, bu yıl, Sinematek/Sinema Evi’nin yeni programı kapsamında yer alıyor. Cineteca di Bologna ve İtalyan Kültür Merkezi İstanbul’un katkılarıyla hazırlanan program kapsamında Il Cinema Ritrovato’nun yeni restore ettiği filmler bölümünden seçilen altı film, yenilenmiş kopyalarıyla Sinematek/Sinema Evi’nde izlenebilecek.
SESSİZ PERŞEMBE’DEN SEÇKİLER
Sinematek/Sinema Evi’nin düzenli programlarından biri hâline gelen, canlı müzik eşliğinde sessiz film gösterimleri kapsamında bu defa, ölümünün yüzüncü yılında Pierre Loti anılıyor. Eye Filmmuseum’ın sessiz sinema küratörü Elif Rongen-Kaynakçı danışmanlığında, Kurukahveci Mehmet Efendi’nin desteği ve güncel müzik sahnesinin birbirinden yetenekli sanatçılarının katılımıyla gerçekleşen Sessiz Perşembe, sinemaseverlere unutamayacakları bir seyir deneyimi yaşatmaya devam ediyor.
Sinematek/Sinema Evi’nin 24-27 Ekim programı şöyle:
GODARD YALNIZ SINEMA
24 Ekim Salı
Saat: 20.00
Yönetmen: Cyril Leuthy
Senaryo: Cyril Leuthy
Oyuncular: Guillaume Gouix (anlatıcı)
Fransa / 2022 / Fransızca / 100 dk. / Renkli, Siyah-Beyaz / Türkçe Altyazılı
“Godard, Yalnız Sinema” klişelerin ve mitolojinin ötesine geçip Jean-Luc’ü görmeye çalışırken JLG’nin hayatının sinemayla nasıl tamamen iç içe geçmiş olduğunu gözler önüne seriyor. Belgeselin, tarihsel bağlamı ayrıntılandırmak yerine ilk elden tanıklıklara ve kamera arkası görüntülere odaklanmış olması ise heyecan verici. Filmin yönetmeni Cyril Leuthy’ye göre Godard’a dair en yüreklendirici şey, her şeye olanak tanıması, sinemacılara kalıpları zorlama, hatta kırmayı deneme özgürlüğünün kapısını aralaması. Belgeselde, yönetmenin hayatında iz bırakan Anna, Anne ve Anne-Marie ile kurduğu veya kuramadığı ilişkilere yer verilmesi bu kutunun kapağını biraz olsun aralıyor.
BEREKETLİ TOPRAKLAR ÜZERİNDE
25 Ekim Çarşamba
Saat: 20.00
Yönetmen: Erden Kıral
Senaryo: Orhan Kemal (roman), Tuncel Kurtiz
Oyuncular: Tuncel Kurtiz, Erkan Yücel, Yaman Okay, Nur Sürer, Bülent Kayabaş, Menderes Samancılar, Erol Demiröz, Selçuk Uluergüven, Osman Alyanak
Türkiye / 1980 / Türkçe / 115 dk. / Renkli
Orhan Kemal’in aynı adlı romanından uyarlanan film, sanayileşme ve modernleşmenin sancılarını göç, yoksulluk ve emek sömürüsü olarak deneyimleyen bir toplumun fotoğrafını çekiyor. Filmin çekim hikâyesi de ayrı bir film konusudur. Çekimler sırasında para bittiği için set işçileri işi bırakırken, onların işini oyuncular devralırlar ve çekimin devam edebilmesi için ceplerinden harcarlar. 1981’de Avrupa'da En İyi Film seçilmesine karşın Kıral sıkıyönetim nedeniyle ödülü almaya gidemedi. Filmin çalınan negatifi otuz yıl sonra İsviçre’de bulundu.
PATLAMA (BLOW UP)
26 Ekim Perşembe
Saat: 20.00
Yönetmen: Brian De Palma
Senaryo: Brian De Palma, Bill Mesce Jr.
Oyuncular: John Travolta, Nancy Allen, John Lithgow
Amerika / 1981 / 108 dk. / Renkli / İngilizce / Türkçe Altyazılı
Amerikan sinemasının en kendine has yönetmenlerinden biri olan Brian de Palma, yeraltı sineması ile Amerikan bağımsız sineması arasında duran düşük bütçeli ilk dönem işlerinden stüdyo bütçeleriyle çektiği gerilim-korku türünün başyapıtlarına uzanan filmleriyle geniş bir hayran kitlesine sahip yönetmenler arasında yer alıyor. De Palma çektiği pek çok filmde sinema sanatına, filmlere duyduğu hayranlığını göstermekten çekinmeyen, iflah olmaz bir sinefil olarak tanımlanıyor. Quentin Tarantino’nun en sevdiği filmlerden biri olan Patlama’yı izlerken sinema tarihindeki pek çok filmi hatırlayacağınız bir “çağrışım sineması”nı tecrübe etmek mümkün.
SERSERİ AŞIKLAR
27 Ekim Cuma
Saat: 20.00
Yönetmen: Jean-Luc Godard
Senaryo: François Truffaut, Jean-Luc Godard, Claude Chabrol
Oyuncular: Jean Seberg, Jean-Paul Belmondo, Van Doude
Fransa / 1960 / Fransızca, İngilizce / 90 dk. / Siyah Beyaz / Türkçe Altyazılı
Fransız Yeni Dalga’sını başlatan bir klasik olan Serseri Aşıklar, aynı zamanda Godard’ın ilk uzun metrajlı filmi. Filmin hikâyesi, François Truffaut’nun, küçük işler yapan hırsız Michel Portail ve Amerikalı kız arkadaşı hakkında okuduğu bir gazete haberine dayanıyor. Portail 1952’de Fransa’nın kuzeyinde yaşayan hasta annesini ziyaret etmek için otomobil çalmış ve yolda motosikletli bir polisi öldürmüştür. Filmlerinde sinema, edebiyat, resim ve müzik eserlerine sayısız gönderme yapan, seyircinin film izlemekte olduğunu unutmasına asla izin vermeyen, politik ve kişisel anlam arayışını filmlerine doğrudan yansıtmaktan çekinmeyen Godard’ın Serseri Aşıkları sinemadaki kuralları da sarsan bir film özelliğini de taşıyor.