Müziğe adanan bir ömür: Tanburi Cemil Bey

Kadıköy Belediyesi, Türk müziğinin usta isimlerinden Tanburi Cemil Bey’i, vefatının 100. yılında Tarih Edebiyat ve Sanat Kütüphanesi’nde düzenlediği söyleşiyle andı

19 Ocak 2017 - 16:27

Türk müziğinin dehası kabul edilen Tanburi Cemil Bey, 100. ölüm yılında Kadıköy Belediyesi tarafından anıldı. Çeçen Kızı, Kürdilihicazkâr Peşrev, Sevdim Seni Ey İşvebaz ve daha nice eşsiz tınılara imzasını atan Tanburi Cemil Bey anısına, 14 Ocak Cumartesi günü Tarih Edebiyat ve Sanat Kütüphanesi (TESAK)’ta söyleşi düzenlendi. Taş Plak konusunda uzmanlığı ile bilenen Cemal Ünlü ve ney ustası Şenol Filiz’in taksimleri ile gerçekleşen söyleşiye yaklaşık 150 kişi katıldı. Etkinlikte, Cemil Bey’in müziğe bakış açısı ve taş plak kayıtları konuşuldu.

“MÜZİĞİ ARAYAN BİRİYDİ”

Söyleşinin ilk konuşmasını Cemal Ünlü yaptı. “Cemil Bey’in halk müziğine büyük katkıları olmuştur.” diyen Ünlü, “Tanburi Cemil Bey’in halk müziğine ilgisi bireysel olarak algılanabilir ama işin aslı böyle değil. O zaman içinde bulunulan toplum yapısında batılı sanat akımları kaynak alınarak eserler veriliyor. Cemil Bey de bunun kötü bir şey olduğunu söylüyor ve karşı çıkıyor. Ulus olarak kendi kaynaklarımızdan, kendi hikâyelerimizden, kendi tarihimizden yararlanmamız gerektiğini söylüyor. Cemil Bey de bu merakıyla birlikte Topkapı Sarayı’nın hemen dışında bekleyen çingenelerle birlikte çalıyor, onların müziğini anlamaya çalışıyor. Yine Cemil Bey’in oğlu Mesut Cemil’in aktardığına göre evlerinin önünden dilenciler geçermiş. Dilenciler de o zamanlar gazeller söyleyerek geçerlermiş. Cemil Bey de evlerinin önünden geçen dilencinin söylediği nameye hayran kalmış. Hemen onu yakalamış ve söylediği nameleri tekrar etmesini istemiş. Nameleri hemen oracıkta sigara paketinin üstüne yazmış ve daha sonra nice bestelerinde bu nameleri kullanmış. Cemil Bey müziği her yerde arayan, her sese kulak kabartan biriydi” diye konuştu.

“KALIPLARA BAĞLI KALMAZ”

Söyleşinin bir diğer konuşmacısı olan Şenol Filiz ise Tanburi Cemil’in enstrüman çalmadaki kabiliyetine değinen bir konuşma yaptı. “Cemil Bey, tanburun yanı sıra kemençe, lavta ve viyolonsel çalımında da ustalık derecesindedir.” diyen Filiz, “Türk müziğinde viyolonsel enstrümanı yer almıyor. Fakat ne zaman ki Cemil Bey, batı tasarımlı viyolonsel enstrümanını müziğinde kullanmaya başlıyor bu aşamadan sonra alto bas enstrümanı olarak kullanılmaya başlıyor. Cemil Bey, belli kalıplara bağlı kalkmayan müziğinde o döneme göre oldukça cesur işlere imza atıyor. Biz de bugün bile Cemil Bey'in müziğini idrak etmeye ve çözümlemeye çalışıyoruz.” şeklinde konuştu. 

Söyleşi, Cemil Bey'in taş plak kayıtlarının dinletisi ile son buldu. 

TANBURİ CEMİL BEY KİMDİR?

Tanburi Cemil Bey, çağdaşlarının özellikle batıya yöneldiği bir dönemde yüzünü Anadolu ve Doğu yörelerine çevirerek müziğini oryantalist bir havada icraa etmiştir. Yaylı tanburun mucidi Cemil Bey, ilk plak kaydının da mucidiydi. İlk plak kaydı 1905 yılında hicaz bir türkü olan Cemil Bey, 43 yaşında tüberkülozdan hayatını kaybetti. Cemil Bey, verdiği eserlerle Türk müziğinde  neo-klasik dönemi bitirerek modern dönemi başlattı.


ARŞİV