Öğretmenler hakları için mücadele ediyor

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali ile sendikanın kuruluş amacını, öğretmenlerin sorunlarını ve taleplerini konuştuk. Edebali, öğretmenlerin geleceksizlik, stres, işsiz kalma endişesiyle mücadele ettiğini vurguluyor

06 Ekim 2022 - 14:13

Geçtiğimiz yıl ağustos ayında kurulan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, özel sektörde çalışan öğretmenlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi için mücadele ediyor. Genel Merkezi Kadıköy’de olan sendika eylül ayında Ankara’da kitlesel bir eylem düzenleyerek resmi makamlara sesini duyurmaya çalıştı. Sendikalara, meslek örgütlerine, akademisyenlere, eğitimci/yazar ve aydınlara çağrıda bulunan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası’nın temel talebi ise 2014 yılında yürürlükten kaldırılan taban maaş uygulamasını içeren 5580 sayılı ilgili maddenin tekrar yürürlüğe konması. Madde, “Özel öğretim kurumlarında yöneticilik ve öğretim hizmeti yapanlara kıdemlerine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ve sosyal yardım kampanyasındaki ek ödeme tutarından az ücret verilemez” ifadesini içeriyor. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali ile sendikanın kuruluş amacını, öğretmenlerin sorunlarını ve taleplerini konuştuk.

-Sendikanızı tanıtır mısınız? Hangi amaçlarla ve hedeflerle kuruldu sendikanız?

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası henüz bir yılını yeni doldurmuş bir sendika. Özel öğretim kurumlarında çalışan eğitim emekçileri sendikamızda örgütlenebiliyor. Özel okul, kurs, rehabilitasyon merkezleri, okul öncesi öğretim kurumları, vakıf üniversitesi... Buralarda çalışan eğitim emekçilerinin ekonomik, özlük hakları mücadelesini kazanımlara ulaştırmak, çalışanlar arasında birliği ve dayanışmayı yükseltmek amacı ile kuruldu sendikamız. 

-Neden örgütlenme ihtiyacı hissettiğinizi biraz daha detaylandırır mısınız?

Eğitimin artık daha da yaygınlaşan bir alanında sömürü var. Kamusal eğitim anlayışının zayıflaması ve piyasacı politikaların eğitimle bütünleşmesi sayıları giderek artan özel öğretim kurumları gerçekliğini yarattı. Ataması yapılmayan öğretmenler işsizlik stresi ve gelecek kaygısı ile sermayenin bilindik ilişki tarzına mecbur bırakıldılar. Güvencesizlik, düşük ücretlerle fazla çalıştırılma, eğitimin gerçek içeriğinden uzaklaştırılarak bir patronun ya da sermaye grubunun dar ihtiyaçları üzerinden mesleğini sürdürme yüz binlerce öğretmen için çalışma şartları haline geldi. Birazdan bahsedeceğimiz sorunları ortadan kaldırma isteği bir grup öğretmeni harekete geçirdi. Bir yerde sömürü var ise, mücadele de olmalı. Bir mücadele aracı oluşturmanın hem muhtevasını hem de biçimini tartıştık. Öğretmeni kimliksizleştirme, emeğine yabancılaştırma bir yaklaşımken, bunun karşısına öğretmene adı ile seslenen bir sendikayı kurarak çıkmanın doğru olacağını düşündük. Adımlarımızı da bu yönde attık.

“EMEĞİMİZ KORUNMUYOR”

-Yaşadığınız somut sorunları anlatabilir misiniz?

Belirli süreli sözleşme ile mevsimlik bir işçi gibi çalıştırılıyoruz. “Bir sonraki sene aynı kurumda işe devam edebilecek miyim?” sorusu oldukça içe dönük bir soru. Bu sorunun kapsamında geleceksizlik, stres, işsiz kalma endişesi var. Bununla birlikte kıdem tazminatı hakkının gaspı, zorla istifalarla uygulanan sözde 10 aylık sözleşmeler ile yaz aylarını maaşsız ve sigortasız geçirmek yine süreli sözleşmenin yarattığı sonuçlar arasında. Denetimsizlik var. Bakanlık, Devlet Memurları Kanunu ve Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na göre kendi personeli olarak tanımladığı öğretmenleri, İş Kanunu’na paslayarak güvencesizliğe itmiş oluyor. Bu bir tercih. Eğitimde bu tercihler oldukça tehlikelidir. Kötü sonuçlar yaratır. Asgari ücretle ve daha düşük ücretlerle öğretmen çalıştırma yaygın hale gelen bir politika öğretmenlerin asgari ücretle çalıştırılması ve buna yasal olarak izin vermek sadece patronun kar etme isteği ile açıklanamaz. Çünkü MEB, kendi öğretmenine bu koşulları sunmuş oluyor. Koruduğu emek değil, patronların çıkarıdır.

-Sizin talebiniz nedir?

Biz, ekonomik, özlük haklarımızı çerçeveleyen bir kanunu, 2014 yılında elimizden alınan taban maaş (kamu ile eşit ücret) hakkımızı tekrar geri getiren bir değişiklik istiyoruz. Bunun için de mücadele ediyoruz.

“MUHATAP ALINDIK”

-Şu an kaç üyeniz var?

Sendikamız bugüne kadar boş bırakılan bir emek alanında hızlı ve dinamik bir çalışma sürdürüyor. Öğretmen kitlesi, yüzünü sendikasına dönüyor. Sendikası ile kimi yerlerde gruplar halinde, kimi yerlerde ise bireysel başvurular şeklinde buluşan öğretmen kitlesi oluştu. Güncel olarak beş bine yakın üyemiz var. Kayıt dışı çalıştırıldığı için resmi olarak sendikaya üye olamayan arkadaşlarımız var. Sendikal faaliyet içinde kısa sürede oluşan bu karşılığı değerli buluyoruz. Ama yetmez diyoruz! Binlerce arkadaşımızı sendikamızın çatısı altında biraraya gelmeye davet ediyoruz.

-Şu an için resmi olarak bir gelişme yaşandı mı? Eylem de düzenlediniz, sesinizi duyan oldu mu?

Taleplerimizin görünür olması, ilk önce kendi kitlesi içinde tartışılır olması hedeflediğimiz ilk aşamaydı. Gelinen noktada merkezi Ankara buluşması öncesi ve sonrası yaşananlar, örgütlenme alanımızda gördüğümüz ve duyduğumuz karşılık ilk aşamanın olumlu geçtiğini gösteriyor. Özel sektörde çalışan öğretmenlerin açlık koşullarında çalışıyor olmasının bilinmesi ikinci hedefimizdi. Bunu da başardık. Yalana ve sömürüye dayalı bir algının kırılması ve toplumun emekten yana tavır alarak talebimizi sahiplenmesi, gündemin günlerce bu doğrultu ile ulusal düzeyde oluşturulması yine başarının görüntüleri arasında. Bunlarla birlikte sendikamız eylem sonrası bakanlık tarafından muhatap alındı. Sorunlarımız ve temel kampanya talebimiz taban maaş bu görüşmede masaya yatırıldı. Düne kadar yok hükmünde yaklaşılan özel sektör öğretmenlerinin dikkate alındığı bu evre başka bir kazanımı da işaret ediyor. Buradan devam etmeliyiz. Biliyoruz ki biz alma hedefi ile meşru talebimize sahip çıkmaz isek bir kazanıma ulaşamayacağız. Sendikamız bu konuda kararlı. Üzerine düşeni yapacaktır. MEB için de başka bir sınanma dönemi bu. Yüz binlerce öğretmen sendika aracılığı ile doğrudan ya da dolaylı bir şekilde MEB’i sınamış olacak. Sendikamızın Genel Merkezi Kadıköy’de. Emek dostlarını ve tüm öğretmenlerimizi sendikamıza bekleriz.

 


ARŞİV