Irkçılık Karşıtı Kentler Genel Kurulu Kadıköy’de yapılıyor

Avrupa Irkçılık Karşıtı Kentler Ağı’nın (ECCAR) Genel Kurulu Kadıköy Belediyesi ev sahipliğinde Alan Kadıköy’de yapılıyor. ECCAR’ın yönetim kurulu üyesi olan Kadıköy Belediye Başkanı Odabaşı, “Irkçılık, ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı siyasal ve toplumsal barışı bozmakla kalmıyor aynı zamanda kapanması çok uzun yıllar alan yaralar da açıyor” dedi

13 Ekim 2022 - 14:46

FOTOĞRAFLAR: Sinem ÇATAL

Kadıköy Belediyesi, UNESCO tarafından kentlerin ırkçılık, ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı ile mücadele politikalarını iyileştirmek amacıyla kurulan Avrupa Irkçılık Karşıtı Kentler Ağı’na (ECCAR) 2019 yılında katılmış ve Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ECCAR’ın Aralık 2021’de Fransa’da yapılan son genel kurulunda oybirliği ile Kadıköy Belediyesi’ni temsilen yönetim kuruluna seçilmişti. Bu yıl ECCAR Genel Kurulu 13 – 14 Ekim tarihlerinde Alan Kadıköy’de gerçekleştirildi. Genel kurula İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, ECCAR üyesi Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, ECCAR Başkanı Benedetto Zacchiroli, UNESCO temsilcisi Konstantinos Tararas, CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin, akademisyenler ve STK temsilcileri katıldı.

“ÖZGÜRLÜĞE KAÇIŞ MEKANI”

Genel Kurul öncesi açılış konuşmalarının ilkini Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı yaptı. Kadıköy’ün yüzlerce yıl öncesine uzanan geçmişiyle kadim bir yerleşim merkezi olduğunu ifade eden Odabaşı, şöyle devam etti: “Tarihi boyunca farklı uygarlıklara ev sahipliği yapan kentimizde Türkler, Rumlar, Ermeniler; Müslümanlar, Hıristiyanlar, Yahudiler ve diğer kimlik ve inançlardan yüz binlerce insan, barış ve huzur içerisinde bir arada yaşamıştır. Yarım milyona yaklaşan kayıtlı nüfusumuz, bu kapsayıcılığımız sayesinde, kimi hafta sonları gün içi ziyaretlerle üç milyona kadar ulaşabiliyor. Bu sayı, Hamburg, Paris ve Roma gibi Avrupa’nın en tarihi ve en kalabalık şehirlerinin nüfusundan da fazla.”

Irkçılık, ayrımcılık ve yabancı düşmanlığının siyasal ve toplumsal barışı bozmakla kalmadığını aynı zamanda kapanması çok uzun yıllar alan yaralar da açtığını söyleyen Odabaşı, “Söz konusu dışlanmışlığa maruz kalan kurbanlar ise özellikle nefret suçlarında hukuki yaptırımların yetersiz olduğu adalet sistemlerinde siyasal, toplumsal, kültürel ve ekonomik hayata uyum sağlamakta da türlü güçlüklerle karşılaşıyorlar. Bu bağlamda her farklı köken, inanç, kimlik ve yönelimden vatandaşlarımız için ama özellikle de şu anda Türkiye’de çok büyük bir değişimin önünü açmakta kararlı olan yeni kuşak genç kitle için Kadıköy, son yıllarda her türlü baskıdan, dışlanmışlıktan, kutuplaştırılmadan, nefret nesnesi hâline getirilmekten uzak bir ‘özgürlüğe kaçış mekânı’ olarak ön plana çıkıyor.

Kadıköy’ün bu cazibesinin yayılmasında en büyük pay sahibi ise hiç şüphesiz Kadıköy sakinleridir. Bugün de her türlü ırkçılıktan, ayrımcılıktan ve nefret dilinden uzak bir toplum ve dünya talebiyle sözlerimi bitirmek istiyorum.” diye konuştu.

GURUR DUYUYORUZ

Odabaşı’nda sonra söz alan ECCAR Başkanı Benedetto Zacchiroli, “İstanbul gurur duyduğumuz şehirlerden biri. Bu şehirler çeşitlilikten korkan şehirler değiller. Bu nedenle burada olmaktan çok mutluyum. ECCAR Genel Kurulu öyle bir zamana isabet ediyor ki yıl boyunca yaptığımız bütün çalışmaları toparlayıp derliyoruz. Hepimiz milyonlarca vatandaşı temsil ediyoruz. Biliyoruz ki bizim çalışmalarımız ve faaliyetlerimiz her zaman hızlı bir şekilde kabul edilmiyor. ECCAR’a üye olan belediye başkanları cesur belediye başkanlarıdır çünkü ırkçılık ve ayrımcılığa karşı bir ağın üyesi olduğunuzda bir problemin olduğunu söylüyorsunuz.” dedi.

UNESCO temsilcisi Konstantinos Tararas da dünyanın pekçok bölgesinde ırkçılığın yükselişe geçtiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Biz nasıl fark yaratabiliriz? Tabii ki birbirimizden öğrenmeye devam edeceğiz. Bizim yapmamız gereken daha çok şey var. Kolektif fikirler ve projeler üretmeliyiz.”

“ÖZGÜN BİR KONUMA SAHİP”

İstanbul’un çok özgün bir konuma sahip olduğunu belirten İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Muhteşem kent tarih boyunca, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere başkentlik yaptı. Farklı dilden, farklı kültürden, farklı milletten insanların bir araya gelişiyle kentin zenginliği oluşmuştur. İstanbul'un sokaklarını dolaştığınızda bu zenginliğin, birlikte yaşama kültürünün hoşgörünün izlerini görebilirsiniz. İstanbul'da bu farklı kültürler, farklı inançlar, farklı medeniyetler barış ve huzur içerisinde yaşamanın formülünü bulmuşlar. Bugün de birçok farklı millete ev sahipliği yapan bir kentteyiz. İstanbul, dünyada en yüksek sayıda mülteciyi ağırlayan doğu ve batı arasında en yüksek geçişin olduğu şehir konumunda. Farklı statülerden ve farklı milletlerden Yaklaşık iki milyon göçmen İstanbul’da yaşıyor. Yine geçici koruma kapsamında bulunan Suriyelilerin en çok bulunduğu şehir de İstanbul. Eylül 2022 itibarıyla şehrimizde 551 bin 909 geçici koruma altında Suriyeli bulunuyor. Bu şartlar altında yerel yönetim olarak her türlü ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı mücadelemizi elbette sürdürüyoruz. Kentimizde yaşayan herkese de eşit hizmet sunma konusunda özenli bir çaba içerisindeyiz. Daha kapsayıcı kentsel politikalar üretmeye de özen gösteriyoruz.”

Açılış konuşmalarından sonra “Kentin Ötekileri” başlıklı bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Dr. Gülfem Saydan Sanverin yaptığı panelde Hrant Dink Vakfı’ndan Yasemin Korkmaz, Akademisyen Doç. Dr. Mim Sertaç Tümtaş, Yoksulluk Dayanışma Ofisi adına Melek Uygun konuşmacı olarak katıldı.

HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞA KARŞI KURULDU

Avrupa Irkçılık Karşıtı Kentler Ağı (ECCAR), UNESCO tarafından 2004 yılında kentlerin ırkçılık, ayrımcılık ve zenofobi (yabancı düşmanlığı) ile mücadele politikalarını iyileştirmek amacıyla şehirlerin tecrübelerini paylaştığı bir ağ oluşturmak üzere kuruldu. ECCAR, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Kültürlerarası Aksiyon İçin Birlik (UNITED), Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı (European Union Agency for Fundamental Rights-FRA) gibi çeşitli uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışmalar yürütüyor. Ağ, şehir hayatında ayrımcılığa uğrayan grupların yerel yönetimler tarafından güçlendirilmesini ve şehirlerin birbirlerinin tecrübelerinden faydalanmalarını amaçlıyor.

 

 

 


ARŞİV