'ENGEL SİZ'OLMAYIN

Apartman kapınızın önüne koyduğunuz büyük saksının, işyerinizin önündeki masa ve sandalyelerin, engelli yurttaşların önüne yeni engeller çıkarttığının farkında mısınız?

14 Mayıs 2014 - 13:48
Apartman kapınızın önüne koyduğunuz büyük saksının, işyerinizin önündeki masa ve sandalyelerin, engelli yurttaşların önüne yeni engeller çıkarttığının farkında mısınız?
  
Gökçe UYGUN
Fotoğraflar: Sinem TEZER-Tutku DİRİ
 
 
Kadıköy Belediyesi, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası etkinlikleri kapsamında bir “Empati Sahnesi” kurdu. 13 Mayıs Salı günü Bahariye Caddesi’ndeki Süreyya Operası önüne kurulan  sahne ile amaç; engelli olmayan bireylere engelli olmanın ne demek olduğunu empati yoluyla hissettirebilmek. Empati Sahnesi’nde iki parkur bulunuyor. Birinde gözünüz bağlanıyor, elinize görme engellilerin kullandığı bir baston veriliyor ve o halde basamaklı, engelli bir yolu yürümeniz isteniyor. Diğer parkurda ise tekerli sandalyeye oturarak, yine engellerle bezeli yolda ilerlemeye çalışıyorsunuz…
Empati Sahnesi’nde, yolu Süreyya Operası’nın önünden geçen, kadın-erkek her yaştan Kadıköylü engelli olmayı deneyimledi. İşte o deneyimlerden bazıları;
-         Seyfettin Yazıcı: Bugüne dek engellilerin durumunu hep düşünürdüm, elimden gelen yardımı yapmaya çalışırdım ama bu deneyimle birebir anlamış oldum kısa bir süreliğine de olsa. Onların hayatını kolaylaştırmamız lazım.
-         Erkan Avşar: Görememek anlatılmaz bir duygu imiş. Sağlıklı olduğuma şükrettim. Çok zor bir durum, engelli kardeşlerimize yardımcı olmamız şart!
 
‘ENGELLİNİN İŞİ ÇOK ZORMUŞ!’
 
-         Kemal Çalışkan: İnanın gözlerim kapalı ilen yürümekte çok ama çok zorladım! Rehberim olduğu halde, düşmemek için çok çaba sarf ettim ki 15 dakikadır burada insanları izliyordum. Bu basit etkinlikle bile, engellilerin hislerini anlama imkanı buldum. Böyle bir duyarlılık gösterdikleri için bir Kadıköylü olarak belediyemize teşekkür ediyorum. Engellilere şans yaratmamız lazım hayatta.
-         Yakup Akyol: Allah böyle insanlara yardım etsin. Devlet de yardım etsin. Halk da engelli kişilere yardımcı olmalı. Zaten iç dünyaları kararmış, daha da kararmasın!
-         Kadıköy Belediyesi’nden bir zabıta: Engelli vatandaşlarımızın işi çok zormuş, bir kez daha anladım! Yolda yürürken diğer insanlardan yardım istemek zorunda kalıyorlar hep. Bu konuda devlet de daha duyarlı olmalı. Tüm yollar engelli geçişlerine uygun olarak düzenlenmeli. Bir zabıta görevlisi olarak, kaldırım işgallerine de bakışı değişti. Esnafın kapı önünde koyduğu bir tezgah ya da bir masa, engelli vatandaşı çok zorluyor. Bu konuda daha dikkatli ve duyarlı olacağız.
 
ENGELSİZ BİR MİMARİ…
Kadıköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Ebru Peştereli, belediye olarak hedeflerinin, engellilerin sorunlarını, onların ve yakınlarının katılımıyla çözebilmek olduğunu vurguladı. “Engelleri birlikte kaldıralım” diyen Peştereli, ancak bunun için sadece belediyenin duyarlılığının yetmediğini belirterek, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlardan da sürece dahil olmalarını istedi. Peştereli, “Biz belediye olarak bu konudaki eksikliklerimizin farkındayız. Onları tamamlayabilmek için çalışıyoruz. Empati Sahnesi bütün bu çalışmaların sadece küçük bir parçası. Herkesin hassasiyeti ve katılımı gerek” dedi. Kendisinin engelli bir yakını olmadığını, ancak engellilerin ve yakınlarının deneyimlerini çok önemsediğini anlatan Peştereli, şunları söyledi:
“Göreve geldiğimizden beri bizi en çok engellilerin dernekleri ziyaret etti. Kendi engelli personelimizle de toplantılar yaptık. Tüm engelli gruplarını ve yakınlarını dinliyoruz. Kadıköy Belediyesi bu sorunları engellilerle birlikte aşacak. Engelsiz bir mimari oluşturacağız. Yani çalışmalarımız Empati Sahnesi’yle sınırlı kalmayacak.”
 
EMPATİYLE ENGELLİYİ ANLAMAK…
Etkinliğe katılan Körleri Eğitim ve Kalkındırma Derneği 2. Başkanı Hüseyin Sönmez ise her sağlıklı bireyin potansiyel bir engelli olduğu gerçeğine dikkat çekti. Sönmez, “Ben göremiyorum, renkleri kendi içimde tanıyorum ama önemli olan inanarak hareket etmek. İnsanların engellilere karşı duyarlı olmaları gerek. Bu kurulan Empati Sahnesi de insanların, ben ve benim gibi milyonlarca engelliyi birkaç dakikalığına anlamaları adına çok önemli” dedi.
 
KADIKÖY’DEN JAPONYA’YA 1000 TURNA KUŞU HAVALANIYOR’’
Empati Sahnesi’nin yanındaki bir başka etkinlik de kağıttan turna kuşu yapımıydı. Kadıköylü engelliler, burada kurulan masada turna kuşu yaptılar.
“Özgürlüğe ve umuda kanat aç” temalı etkinlik, eski bir Japon efsanesine dayanıyor. Efsaneye göre kağıttan 1000 adet turna kuşu yapan kişinin dileklerinin gerçekleşeceğine inanılıyor. 6 Ağustos 1945’te Hiroşima’ya atom bombası atıldığında 2 yaşında bir Japon kızı Sadako Sasaki, bombanın yaydığı radyasyon nedeniyle 12 yaşındayken lösemi (kan kanseri) olur ve umutla kağıtları katlayarak turna kuşu yapmaya başlar ancak 644. kuşu yaptıktan sonra sayıyı tamamlayamadan hayata veda eder. Ölümünden üç yıl sonra, 1958 yılında, Hiroşima’daki Barış Parkı’na Sadako’nun anıtı yapılır. Her yıl 6 Ağustos’ta dünyanın dört bir yanından çocuklar, barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesi haline gelen kağıttan 1000 turna kuşu yaparak Sadako’ya gönderirler.
Kadıköy Belediyesi Engelli Merkezi de Engelliler Haftası kapsamında bu inanışı Kadıköy’de engellilerle birlikte gerçekleştirdi. Amaç 1000 adet turna kuşu yapmak. Hazırlanan kuşlar Japonya Konsolosluğu’na teslim edilecek. Böylece Kadıköy’den Japonya’ya turnalar aracılığıyla iyi niyet ve barış dilekleri gönderilmiş olacak.

ARŞİV