Kadıköy'de "Her Yer Çocuk"
Yoksul mahallelerdeki çocukların haklarını öğrenecekleri, haklarının farkına varıp güçlenecekleri atölyeler yapmak için yola çıkan Her Yer Çocuk Derneği, İstanbul temsilciliğini Kadıköy’de açtı
Çocukların güvenli, mutlu ve sağlıklı yaşam sürmesini hatırlatan 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde ülke genelinde çeşitli etkinlikler yapılır. Çocuklar atölyelerde oyunlarla haklarını öğreniyor, yetişkinler de çocuk hakları üzerine daha çok düşünme fırsatı yakalıyor. 2015 yılında İstanbul’da okuyan üniversite öğrencilerinin kolektif olarak başlattığı, iki yıldır da dernek olarak çalışmalarını sürdüren “Her Yer Çocuk” oluşumu, çocukların haklarını öğrenmesi için çalışmalar yürütüyor. İstanbul temsilciliğini Kadıköy’de açan Her Yer Çocuk Derneği’nden Hatice Göz ve Pınar Karataş ile Dünya Çocuk Hakları Günü vesilesiyle bir araya geldik, derneğin çalışmalarını ve neden Kadıköy’ü tercih ettiklerini konuştuk.
“YOKSUL MAHALLELERE ULAŞIYORUZ”
Kolektifin kuruluş sürecinde yer alan, 10 yıldır çocuk hakları alanında çalışan psikolog Hatice Göz, fikrin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor: “Üniversite öğrencileri yoksul mahallelerde kadınları güçlendirecek çalışmalar yapıyordu. O dönem ben de çalışmalara dahil oldum. Bu süreçte çocuklarla bir şey yapabilir miyiz fikriyle böyle bir kolektif ortaya çıktı.”
“Çocuklar çok fazla hak ihlaline maruz kalıyor.” diyen Hatice Göz şöyle devam ediyor: “Yaşadıkları mahallelerde pek çok şeye erişemiyorlar. Yoksullukla da ilgili bu bir yandan. Bir yandan da haklar nitelikli verilmiyor. Nitelikli bir eğitime erişemiyorlar. Bilimsel düşünebilecekleri ve tartışarak sorular sorabilecekleri bir eğitim olmuyor. Oyun alanları da yok. Güvenli, çocuk hakları odaklı ilişkiler de kuramıyorlar. Her Yer Çocuk Derneği’nin derdi mahallelere gidip çocukların bulundukları ortamda haklarını öğrenebilecekleri, haklarının farkına varıp güçlenebilecekleri atölyeler yapmak. Bu yüzden çocuk hakları odaklı atölyeler yapıyoruz. Onlarla oyunlar oynuyoruz, drama yapıyoruz. Toplumsal cinsiyet, ekoloji, barış, zorbalık, dönem dönem deprem ve ölüm gibi çok spesifik gündemlerimiz oluyor.”
“Çocuk hakları odaklı ya da çocukların yaşadıkları sorunlara dair temelde birkaç başlığımız var.” diyen Göz, ebeveynlerle de çalışmalar yürüttüklerine değiniyor: “Çocuk istismarı karşısında çocukları ve ebeveynleri güçlendirmek, zorbalık, bunlarla baş etme yöntemleri, çocukların medya, sosyal medya kullanımına dair sınırlar, çocukların nasıl güçlendirilebileceği gibi temel birkaç başlığımız var. Bu konuları da ebeveynlerle konuşmak için söyleyişi ve toplantılar düzenliyoruz.”
“GÜVENLİ ALAN OLUŞTURMAK ÖNEMLİ”
Psikolog, sosyal hizmet uzmanı gibi birçok meslek grubunda kişinin dernek çatısı altında çalışma yürüttüğünü ve gönüllülerin de mahalle çalışmalarına destek verdiğini dile getiren Göz, “Gazi, Nurtepe, Maltepe, Bağcılar, Gebze, Fatih, Alibeyköy, Yedikule ve Koca Mustafa Paşa'da çalışmalar yapıyoruz. İzmir ve Hatay’da da çocuklar ve aileleriyle bir araya geliyoruz. Kadıköy’de Fikirtepe ve Koşuyolu mahallelerinde de çalışmalar yapmıştık. Mahallelerde yapılan çalışmalar çocuklara güvenli alan oluşturmak için önemli. Mahallenin bakkalı ile manavı da, doktoru ve öğretmeni de söyleşilerden haberdar oluyor. Sonra onlar da yer almak istiyor. Çevremizde geniş bir ağ oluşuyor. Mümkün olduğu kadar hepsini ortak çalışabilir bir ağda toplamaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
Derneğin ilk temsilciliğini geçen yıl İzmir Bornova’da, İstanbul temsilciliğini de bu yıl kasım ayında İstanbul Kadıköy’de açtıklarını dile getiren Hatice Göz, Kadıköy’ü neden tercih ettiklerini ise şöyle açıklıyor: “Kadıköy merkezi bir nokta. Merkezdeki çekirdek gibi düşündük burayı. Herkesin rahatlıkla ulaşabileceği bir yer. Bilgileri burada biriktirelim, gönüllüler aracılığıyla da mahallelere yayalım düşüncesi var.”
“SORULARA CEVAP VERMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Dernekte iki yıldır gönüllü olarak çalışmalar yapan akademisyen ve gelişim psikoloğu Pınar Karataş da şunları dile getirdi: “Çocuklarla yaz atölyeleri yapıyoruz. Onlarla çalışacak olan gönüllülere de çocuklara nasıl yaklaşmaları gerektiği konusunda eğitim veriyoruz. Ebeveynlerle söyleşiler ve atölyeler yapıyoruz. Ebeveynlerin çocukları ve kendileri için çok fazla sorusu oluyor. Onlara cevap vermeye çalışıyoruz. Zorbalık bu konuların başında geliyor. Bir araya geldiğimizde farklı konulardan da sorular geliyor bize. Biz de onlara elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz.”