Gönüllülerin 20. Yılı - Asuman Toraman Ermurat

Kadıköy Belediyesi Gönüllüleri, kuruluşlarının 20’inci yılını kutluyor. Yerel yönetimin en büyük destekçisi, mahalleli ile belediye arasında köprü olan Kadıköy gönüllüleri 20 yılda neler yaptıklarını anlatmaya devam ediyor. Gazetenin bu haftaki gönüllüsü geçmiş dönem Sahrayıcedid Gönüllü Evi kurucusu ve başkanlığını yapmış olan Asuman Toraman Ermurat

10 Eylül 2015 - 14:54

Gönüllü olmaya nasıl karar verdiniz?
Gönüllülüğe 2001 yılında başladım. Sahrayıcedid Gönüllüleri kurucusuyum. Gönüllü olmadan önce mahallemizdeki pazarı kaldırmak için çalışmalara başladık. Pazarı kaldırmak için mahalleliyle birleştik o zamanlar gönüllülükten haberimiz yoktu. Pazar için mücadele verirken KASDAV diye bir kurum olduğunu öğrendik. İnal Aydınoğlu’nu arkadaşlarımızla ziyaret ettik. Biz mahallemize faydalı işler yapmak istiyoruz, dedik ve gönüllü olduk. Aramızda donanımlı ve iyi eğitimli insanlar vardı, güzel bir topluluk oluşturduk. Biz üçüncü kurulan gönüllü eviyiz. Kurulduğumuzda yerimiz yoktu, belediyenin yerlerinden faydalanıyorduk. Mahallemizde 23 Nisan Parkı var, orayı gözümüze kestirmiştik. Bir mimar arkadaşımız, muhtarlığın ve gönüllü evinin mimarı oldu, belediyemiz de sağ olsun uyguladı.
Sahrayıcedid Gönüllüleri olarak neler yaptınız?
Kurulduğumuzda bir İngilizce ve bir Resim kursumuz vardı. Benim başkanlık dönemimde kursları 18’e çıkardık. Küçücük yere dönüşümlü olarak 600 öğrenci sığdırıyorduk. İlkokullara İngilizce dil destek dersleri veriyorduk. İnanılmaz bir talep vardı, “mahallelimizde ikinci okulumuz burası” deniliyordu. Sahrayıcedid gönüllü evi olarak ilk Kadıköy Kitap Fuarı, Kadıköy Çocuk Kültür Şenliği, Kadıköylü Yazarlar ve Kadıköy’ü Yazanlar, Bir Kitap Bir Kütüphane, Türkiye Pen Kadın Yazarlar Komitesi Duygu Asena Ödülü etkinliklerini Kadıköy’e kazandırdık.
İnsanların tepkileri nasıldı?
Gerçekten çok çalıştık. Hiçbir ücret talep etmeden konserler veriyorduk, durumu olmayan çocukların sünnetini yaptırdık; tamamıyla kendi projelerimizle toparladığımız paralarla bunları yapıyorduk. Kendi olanaklarımızla birçok şey yaptık. Bu yaptıklarımız mahalleliyi gerçekten mutlu ediyordu.
Gönüllülük sizin için ne anlama geliyor?
Gönüllülüğü ben kendi içimde yaşıyordum. Çocuklarım okula başladığında, okul aile birliklerinde çalışmaya başladım, bu yüzden insanın insana ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Böyle bir fırsat bulunca içimdeki gönüllülüğü tamamıyla dışarı çıkardım ve hala devam ediyorum. Gönüllülük benim için şu demek; evinden çık, gönüllü evlerinde kurslara, seminerlere katıl, el işleri öğren, bununla evine katkı sağla… Gönüllülüğün mahalle içinde yayılması büyük bir haz. İnsanları hem iş sahibi hem bilgi sahibi yapıyorsunuz. İnsanları bir arada tutmaya teşvik ediyorsunuz, gönüllülük inanılmaz bir şey.
Gönüllü olmaya başladığınız günden bugüne sizi en çok etkileyen olay ne oldu?
Bir defter bir kalem kampanyası yapmıştım, Zonguldak Devrek’te 7 tane ihtiyacı olan okul olduğunu öğrendik ve buradan topladığımız yardımı oraya götürdük. TÜYAP Kitap Fuarı’nı örnek alarak Kadıköy’de bir Kitap Fuarı yapmaya başladık. Bu sene 8. yılını gerçekleştirecek. TÜYAP kitap fuarı ile birçok kez görüşme talebinde bulundum, onların desteğini alırım diye düşündüm ama geri dönüş olmayınca fuarı biz hazırladık. Fuarın açılışının yapılacağı gün televizyon kanalları bizden bahsediyordu.
Gönüllü olmak isteyenler nasıl bir yol izlemeli?
Gönüllü olmak isteyenler, gönüllülüğü içinde yaşatmalı ve yaşamalı. Kendinde birikmiş olan olanakları, bilgisini, ücretsiz olarak insanlara taşımalı. Eğer bunu gerçekleştirebilirlerse gönüllü olabilirler.

ARŞİV