Altı ayda 477 bin hayvan ihlali

HAKİM’in 2025’in ilk yarısına ait raporuna göre sadece haber sitelerinde yer alan olaylarda 477 binden fazla hayvan öldü, barınaklarda, ormanlarda ve denizlerde toplu ölümler yaşandı

09 Kasım 2025 - 14:21

Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) 2025’in ilk 6 ayını kapsayan hayvan hakları ihlalleri raporunu yayımlandı. Sadece haber sitelerinde yayımlanan haberlerin dahil edildiği araştırmada, en az 477 bin 952 hayvanın yaşam hakkının ihlal edildiği saptandı. Bunun yanı sıra en az 194 kovan arı ve 94 ton 660 kilogram deniz canlısının öldüğü belirlendi. Rapor, yalnızca yasa dışı avcılık ve ticareti değil, işkence, araçla ezme, zehirleme, dövüştürme ve cinsel şiddet gibi kategorileri de içeriyor.

HAKİM’e göre bu tablo, Türkiye’de hayvanlara yönelik şiddetin “görülmeyen, sistematik bir krize” dönüştüğünü gösteriyor.

2025’in ilk altı ayında medyaya yansıyan ihlallerin dağılımı şöyle:

Yaşam hakkı ihlali: 477.952 hayvan + 94.660 kg deniz canlısı + 194 kovan arı

İşkence ve acı verici muamele: 318 hayvan

Zehirleme: 237 hayvan + 56 kovan arı

Yasa dışı avcılık: 4.625 hayvan + 114.688 kg deniz canlısı

Yasaya aykırı ticaret: 5.852 hayvan

Cinsel şiddet: 13 köpek

Dövüştürme: 3.938 hayvan

Kamu ile ilgili ihlaller: 100.302 hayvan

Kapatılma nedeniyle meydana gelen ihlaller: 362.617 hayvan + 229 kovan arı + 1.000 kg deniz canlısı

Kaza: 220, araçla ezme: 10, ateşli silahla vurma: 42 hayvan

Bilinmeyen sebepler: 792 vaka

Rapor, özellikle belediyelere ait barınaklarda, çöplüklerde ve ormanlık alanlarda ölü bulunan hayvan sayısının hızla arttığını ortaya koydu.

HAYVAN DÖVÜŞLERİ ARTIYOR

Rapor 2025’in ilk yarısında 3.938 hayvanın dövüştürülerek istismar edildiğini belirtiyor. Bunların bir bölümü yasa dışı bahis organizasyonlarında, bir bölümü ise belediyelerin düzenlediği yerel festivallerde gerçekleşti.

Raporda, ekonomik krizin etkisiyle bahis ve dövüştürme vakalarının artış gösterdiği, ayrıca balık, köpekbalığı, yunus ve caretta caretta ölümlerinde de ciddi yükseliş olduğu kaydediliyor. Bu artışın iklim krizi, deniz kirliliği ve denetimsizlikle bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Raporda, en az 100 bin 302 hayvanın kamuya bağlı alanlarda (belediye barınaklarında, geçici bakım merkezlerinde veya altyapı hatalarına bağlı olaylarda) yaşam hakkını kaybettiği belirtildi. Bunlara örnek olarak barınakları basan seller, çöken yapılar ve baraj su tutma sonucu nehirlerdeki balık ölümleri verildi.

“YAŞAM HAKKININ SAVUNULMASI ETİK DEĞİL ZORUNLULUKTUR”

2024 yılında yürürlüğe giren ve hayvan hakları savunucuları tarafından “Katliam Yasası” olarak adlandırılan Hayvanları Koruma Kanunu değişikliğinin, sahadaki durumu ve haberleştirme pratiğini etkilediği belirtilen raporun sonuç kısmında şu ifadeler yer aldı: “Elde edilen bulgular, hayvan hakları ihlâllerinin yalnızca münferit olaylar değil, toplumsal, ekonomik, çevresel ve hukuki dinamiklerle doğrudan ilişkili olduğunu göstermektedir. Bazı ihlâllerin haber değeri taşımadığı için görünmezleşmesi, hayvanların yaşam hakkına yönelik duyarlılığın ve etik sorumluluğun medyada da giderek zayıfladığını düşündürmektedir. Buna karşın, ihlâlleri görünür kılmak, kayıt altına almak ve sınıflandırmak; hem kamu farkındalığını hem de hesap verilebilirliği güçlendiren bir adımdır. Bu rapor, hayvanların yaşam hakkının savunulmasının yalnızca etik bir tercih değil, adalet ve ekolojik bütünlük açısından zorunluluk olduğunu bir kez daha hatırlatmaktadır. Her bir kayıt, yalnızca bir veri değil, görmezden gelinen yaşamların hatırlanma çabasıdır.”


ARŞİV