“Gıda güvenliğimiz, sağlığımız kime emanet?”

İstanbul’da ıspanaktan zehirlenme şikâyetiyle hastanelere başvurular devam ederken TÜKODER bir açıklama yaparak “Besin zehirlenmesine yol açan etkenler ya da kimyasallar nelerdir? Ispanak ve benzeri bitkiler nerelerden alınmış?” diye sordu

04 Kasım 2019 - 12:11

İstanbul’da yaşanan gıda zehirlenmesiyle ilgili hastanelere başvurular devam ediyor. Ispanak ve türevlerinden kaynaklandığı düşünülen olayla ilgili İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “01-03 Kasım 2019 tarihleri arasında İstanbul geneli sağlık tesislerimize gıda zehirlenmesi (ıspanak ve ıspanağa benzer bitkiler) sebebiyle 44 vatandaşımız hastanelere başvurmuş olup, bunların 25 tanesi taburcu olmuştur. Geriye kalan 19 tanesinin ise takibi ve tedavisi acil gözlem servislerinde devam etmektedir. Şu ana kadar hastanelerimize toplam başvuran hastalarımızın hayati tehlikesi bulunmadığı gibi ilgili süreç; İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, İstanbul Valiliğimizce yakından takip edilmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Zehirlenme şikâyetiyle hastanelere başvuranların sayısı artarken, neden yaşandığı hala belli olmayan ıspanak zehirlenmesiyle ilgili Tüketiciyi Koruma Derneği (TükoDer) de bir açıklama yaptı.

“BU KİMYASALLAR NELER?”

Kırklareli’nde yaşanan döner zehirlenmesinin hatırlatıldığı açıklamada sağlık tesislerine geç başvurunun ölüme sebebiyet vereceğine dikkat çekilerek İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamanın yetersiz olduğu vurgulandı.  

Tüketiciyi Koruma Derneği (TükoDer) Genel Başkanı Aziz Koçal imzasıyla yayınlanan açıklamada şu sorular soruldu: “Her iki olayda besin zehirlenmesine yol açan etkenler ya da kimyasallar nelerdir? Ispanak ve benzeri bitkiler nerelerden alınmış? Bu bitkiler kontrol altına alındı mı? Bahsedilen ıspanak nereden geldi? Sera ürünü mü, açık tarla ürünü mü? Besin zehirlenmesine yol açan etkenler zirai ilaç kalıntıları mı? Depolama ya da nakliye sırasında bir kimyasal bulaşması mı yoksa sulama için kullanılan sudan mı kaynaklanıyor?”

Tüketicilerin çok acil ve ivedi olarak bilgilenmesi gerektiğini ve gerekli önlemlerin alınmasına ihtiyaç olduğunu ifade eden açıklama şöyle devam ediyor: “Şimdi, ister istemez bu ülkenin bir yurttaşı, bir tüketici olarak soruyoruz: Özellikle tarım sektörünün kullandıkları ilaçlar nedeniyle karşı karşıya olduğumuz riskler nelerdir? Birileri ölmeden etkin ve caydırıcı denetimleri kim yapacak? Mevzuatı kim düzenleyecek? Gıda güvenliğimiz, sağlığımız kime emanet?”

TükoDer, yurttaşların sağlıklı gıdaya ulaşımı için, ilgili bakanlıklar, meslek odaları, çiftçi ve esnaf temsilcileri, tüketici örgütleri temsilcileri gibi paydaşlardan oluşan bir çalışma komisyonu oluşturulmasını da önerdi.


ARŞİV