Ressamlar iklim krizini çizdi

İklim krizine sanatın penceresinden bakan “1.5 Derece” sergisinde, ressamlar Ayşenur Köksal, Işıl Güleçyüz ve Joel Menemşe’nin eserleri yer alıyor

29 Mart 2024 - 08:15

Hemen her gün yeni bir serginin açıldığı Kadıköy’de, başka türlü bir serginin daveti geldi geçenlerde. Suadiye’de bulunan Decollage Art Space’de seyirciyle buluşan “1.5 Derece” başlıklı sergiden bahsediyorum. Sergi adını, yaşamın sürdürülebilirliği için konan küresel ısınma hedefi 1,5℃’den alıyor. Bu serginin diğerlerinden farkı hem günümüzün başat sorunlarından birine işaret etmesi hem de ortaklaşa bir çalışma sürecinin ürünü olması. “İklim Krizine Kolektif Bir Bakış” alt temasını taşıyan bu sergide, ressamlar Ayşenur Köksal, Işıl Güleçyüz ve Joel Menemşe’nin küresel iklim değişikliğini anlatan birbirinden dikkat çekici tabloları yer alıyor. Her pazartesi günü buluştukları için kendilerine “Monday Art Collective’” (Pazartesi Sanat Kolektifi) adını veren Köksal, Güleçyüz ve Menemşe’nin toplamda 35 eserini bir araya getiren sergi, eleştirel düşünce ve düşüncelerin kolektif olarak hayata geçirilmesi için bir çağrı niteliği taşıyor.

HEM BİREYSEL HEM ORTAK

Sergideki çalışmalar 4 ana grupta toplanıyor. Sergi alanının merkez işi olarak konumlanan triptikte, (yan yana ve birbiriyle ilişkili üç resmin oluşturduğu pano şeklindeki hareketli grup resimlere verilen ad) 3 sanatçı kompozisyonun oluşturulmasından her bir detayın uygulanmasına kadar beraber çalışmış. Her biri kendi sanat pratiğinde kullandığı dili ve çizgiyi korurken bütünsel olarak da tek bir ses olmanın mümkün olabileceğini göstermek istemişler. Kendilerine ayrılan tuvallerde Ayşenur Köksal yeşil rengi kullanarak çarpık kentleşme ve doğaya verdiğimiz zarara, Işıl Güleçyüz mavi ile su kıtlığı ve kirliliğine, Joel Menemşe de kırmızı ile nesli tükenmekte olan hayvanlara dikkat çekiyor.  Otoportreler; Köksal’ın doğayı, Güleçyüz’ün suyu ve Menemşe’nin de hayvanları merkeze alarak oluşturduğu çalışmalar. Burada her biri hem bireysel olarak bu konuda iş üretirken, hepsi bu tabloları aynı boyutta üreterek de yine bütünlüğü sağlamaya, tek ses olabilmenin önemini göstermeye çalışmışlar.  Temas bölümünde de, her biri, diğerinin eskiden ürettiği işlerden birer tanesini ortaklaşa seçerek bu işleri tekrar yorumlayıp, detayları değiştirip yeni işler üretmiş. Buradaki amaç birbirlerine temas ederek, empati kurarak üretmenin önemini vurgulamak. Bağımsız çalışmalar ise sanatçıların grup olarak yapılanlara ek olarak, bireysel olarak üretilen ancak yine de birlikte düşünmenin, etkileşimin izlerini taşıyan eserlerden oluşuyor.

(Ayşenur Köksal, Işıl Güleçyüz ve Joel Menemşe, “Otoportrelerle amacımız, taşın altına elimizi koyuyoruz şeklinde simgesel mesaj vermek.” diyor)

Beraber ürettikleri çalışmalarda bağımsız olmaya özen gösterirken, yoğun bir etkileşime de olanak tanıyan bir yaklaşımı benimseyen bu 3 ressam, “Aktivist müzisyen Nina Simone’nin dediği gibi bir sanatçının görevi zamanı yansıtmaktır.  Biz de bireysel, toplumsal veya global olarak bizi etkileyen konularda üretiyoruz. Bu ortak çalışmamızda iklim krizi üst başlığında plansız kentleşme, azalan yeşil alanlar ve su kaynakları, nesli tükenmekte olan hayvanlar, küresel ısınma gibi konulara dikkat çekmek istedik. Gezegenimizin en önemli konusunun bu olduğunu düşünüyoruz. Kolektif üreterek bu sorundan çıkışın da ancak kolektif düşünme ve kolektif hareket etme ile mümkün olacağını söylüyoruz. Bir çok ülkede devam eden yangınlar, azalan yağışlarla tüm dünyayı tehdit eden susuzluk, mevsim normallerinin üzerinde devam eden sıcaklıklar artık bu konunun herkes tarafından sahiplenilmesini gerektiriyor. Çalışmalarımızı sergileyerek bu konunun gündemde kalmasına katkı sağlayacağını düşünüyoruz. “ diyor.
(Bu triptikte 3 ressam ortaklaşa çalışmış)

SANATLA SLOGAN ATMAK…

Biz de sergiyi ziyaret ederek, küratörlüğü üstlenen Serap Atala ile konuştuk. İşte anlattıkları:

  • Hep inandığım işlerin içinde yer almayı tercih ediyorum. Bu sergi de öyle. Sanatçılar bana böyle bir öneriyle geldiklerinde heyecanlandım çünkü ben de duyarlı bir insanım. Zaten sanatçı çağının o sorunlarının farkında olan, fark edilmesini sağlayan ve bunu sanatsal dille ifade eden kişidir. Ayşenur da, Işıl da, Joel de derdi, sözü olan ve bu sözü en iyi bildikleri dille yansıtan sanatçılar.
  • İklim krizi hepimizin meselesi.  Benim de derdim olan bu konuları bu 3 ressam da dert edinmişler ve bu konuda eserler üretmişler.  
  • Her galeri bu tip konsept sergilere açık değil. Çünkü bu tip sergilerde dekoratif, albenisi yüksek işler olmuyor pek. Galeriler de satış kaygısı nedeniyle yanaşmayabiliyor. Ama Decollage Art Space bu sergiye memnuniyetle ev sahipliği yapıyor.
  • Bu sergi ile amacımız iklim krizine dikkati çekmek. Ama sadece slogan atmak değil. Sergideki resimlere baktığımız zaman, evet bir mesaj veriyorlar ama estetik kaygı da taşıyorlar.
  • Bu karma değil kolektif bir sergi. Bunu vurguluyoruz. Karma sergi farklı bir şey. Mesela kırmızı konulu karma bir sergi olsa, katılan ressamlar kırmızıyı öncelik alarak farklı farklı çalışmalar üretirler. Ama burada kolektif işler var. Ressamlarımız üretim süreçlerinde birbirlerinden haberdarlar. Temas diye bir bölüm var mesela. Her biri diğerinin tablolarından ilhamla yeni tablolar üretmişler.
  •  İnsanları bu sergiyi görmeye davet ediyorum. Çünkü her şeyden önce sergi ziyaret etmek insanın dünyasını değiştirir, farklı bir bakış açısı geliştirir. Bu açıdan, doğru sergi gezmek çok önemli. İnsana bir şeyler katacak sergilere gitmek lazım.  

 

 


ARŞİV