Meksika Açmazı: Biz de açmaza düşüyoruz

Aylık ortalama 10 milyondan fazla izleyiciye ulaşan mizahi popcast programı Meksika Açmazı, Selamiçeşme Özgürlük Parkı'nda dinleyicisiyle buluştu. Mesut Süre, Anlatanadam (İbrahim Türker) ve Fazlı Polat ile Meksika Açmazı'nın serüvenini, bundan sonraki planlarını ve Kadıköy'ü konuştuk.

12 Ağustos 2023 - 11:37

RÖPORTAJ: Samet AKTEN, Evren DURSUN

Stand-up dünyasının tanınan isimleri Mesut Süre, Anlatanadam (İbrahim Türker) ve Fazlı Polat'ın benzersiz sahne performanslarıyla Meksika Açmazı, Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda dinleyicileriyle buluştu.

Aylık ortalama 10 milyondan fazla dinleyiciye ulaşan podcast programı Meksika Açmazı’nda ünlü komedyenler yine herkesi fikir ayrılığına düşürebilecek birbirinden ilginç konuları tartışmaya açarak dinleyenlere kahkaha dolu bir akşam yaşattı. Mesut Süre, Fazlı Polat ve Anlatanadam adıyla bilinen İbrahim Türker’in podcast olarak başlattığı mizah programı 'Meksika Açmazı', canlı gösteri olarak sahnelere transfer olmasının ardından şimdi de sinema seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. Çekimleri Kapadokya’da gerçekleştirilen Meksika Açmazı filminin ilk sahnesi de Selamiçeşme Özgürlük Parkı’ndaki programda çekildi.

Mesut Süre, Fazlı Polat ve Anlatanadam, gösteri öncesi Meksika Açmazı’nın yakaladığı başarı ve 17 Kasım’da vizyona girecek filmle ilgili Festival Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.

Meksika Açmazı nasıl başladı?

Fazlı Polat: Meksika Açmazı elimize doğdu. Mesut ile üniversite zamanlarından dostluğumuz var. Daha sonra Rabarba programına gide gele orada da başka dostluklar edindik. Sonra Rabarba Talk başladı. Rabarba Talk’da da Anlatanadam’la tesadüfen ilk defa bir araya geldik. Üçümüz bir program yaptık. Rabarba Talk 9. bölüm çok tuttu, çok izlendi. Başka bir iş yapalım dedik. Meksika Açmazı aklımıza geldi. Planlanan da bir şey değildi. Ego, süper ego, id; üçümüzle tamamlayıcı bir şey oldu aslında. Hepimiz birinin karşılığı olduk. Bence o denge sağlandı. Gerçekten bir konu konuşurken tartışmaya başladık. Tartışırken herkesin durduğu yer farklı oldu. Bu bir denge oluşturdu Meksika Açmazı doğdu. Biz bunu planlasaydık olmazdı zaten. Daha önce benim yaptığım planlı çok iş var, olmayan (Gülüşmeler)

İbrahim Türker/Anlatanadam: Konuştuğumuz şeyleri insanlar kendi arasında tartışsın istedik aslında. Fazlı ve Mesut çok bambaşka insanlar. Ben de çok başka bir insanım. Belli konularda zaten açmaza düşüyoruz. Para, cinsellik, aile hususunda; hayatla ilgili daha birçok konuda açmazlarımız var. Gerçekte de tartışıyoruz, bildiğin kavga ediyoruz. Fikirlerimiz birbirinden çok ayrı olduğu için ‘Mesut’çular var, ‘Fazlı’cısı var, ‘Anlatan’cısı var. Öyle bölündü gitti, güzel de bir yere geldi.

Fazlı Polat: Ben yobaz olduğumu bu programdan sonra öğrendim J Bana ‘Oynuyor musun yoksa gerçekten böyle mi düşünüyorsun’ diyorlar. Ben bu düşüncelerimin insanlar tarafından ters karşılandığını bu programdan sonra anladım. Politik doğruculuk diye bir şey çıkarmışlar, herkes söylemesi gerekeni söylüyor. Çoğunluk benim gibi düşünüyor ama bunu ifade etmiyor. Kendimi öyle rahatlatıyorum galiba (Gülüşmeler)

“KADIKÖY İZLEYİCİSİNİ TEK GEÇERİM”

Gittiğiniz her şehirde seyirciyle muhteşem bir iletişiminiz var. Kadıköy seyircisini nasıl buluyorsunuz?

İbrahim Türker: Kadıköy seyircisi müthiş bir seyirci. Harbiye Açık Hava, Sezen Aksu ve Ajda Pekkan’ın bile çıkarken heyecanlandığı bir yermiş. Bir kere oraya çıkma fırsatımız oldu. O günden sonra buraya (Özgürlük Parkı) hep ‘Küçük Harbiye’ dedik. Burada iç içeyiz, herkes yanımızda gibi. En arkadaki insanın bile vesikalık halde yüzünü görüyorsun burada. Bizim için çok özel bir yer. Kadıköy izleyicisini tek geçerim. Şakayı anlayan bir izleyicidir. Burası bizim kendimizi çok iyi hissettiğimiz yerlerden bir tanesi.

Mesut Süre: Kadıköy özel bir semt zaten. Ben de dört yıldır Moda’da oturuyorum. Kadıköy insanı da seyircisi de nefistir. Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda galiba 8. oyunumuz, hepsi de çok güzel geçmiştir. Müthiş bir ambiyans var burada. Kocaeli çok sarıp sarmalar. Her gittiğimizde çok iyi reaksiyon verirler. Ankara, Denizli, Samsun bunlar İstanbul dışı aklıma gelen ilk şehirler. İstanbul’da Kadıköy. Şu an sizinle konuştuğum için; şu an için Kadıköy en güzeli (Gülüşmeler).

 

“HER SAHNEYE KENDİMİZİ YAZMIŞIZ”

Meksika Açmazı, milyonlarca dinleyicisiyle çok başarılı bir mizah programı olduğunu kanıtladı. Hatta bugün artık bir filminiz de var. Meksika Açmazı filmini yapmaya nasıl karar verdiniz? Çekimler nasıl geçti?

Mesut Süre: Dünyadaki bütün komedyenlerin ya kendi adlarında filmleri ya da dizileri var. Bizim de hep aklımızda bir yerde vardı. Sağlam bir teklif gelince başladık. Senaryoyu da kendimiz yazdık. Her sahneye kendimizi yazmışız (Gülüşmeler). İnsan iki tane ayrı karakteri de bir yerde sohbet ettirir, dinlenirsin bir yerde. Diyelim bir dans sahnesi var, orada da arkada görünüyoruz. Dans ettikleri için ben arkada bekliyorum. Önümde karpuz, peynir var onları yiyorum. Devamlılık için ‘Abi karpuzu yeme bu kadar’ diyorlar (Gülüşmeler). Başlarda çok tekrar oldu ama sonra biz de alıştık. Doğaçlayarak tekrar edince biz de eğlendik.

Fazlı Polat: Film dünyada bir ilk. Podcast ile başlayıp şu ana kadar film yapılan hiçbir şey yok. Evet, oyunculuğumuz yok ama biz öyle bir şey yaptık ki Türkiye’de bu güne kadar yapılmış ‘en çok konuşulan film’ olacak. Bir konu üzerine uzun uzun tartışmalar yaşıyoruz filmden kopmayarak. Üçümüz yazdık üçümüz oynadık. İnsanların ilgisini çekerse ikinci film, üçüncü film gelecek. Film çekmek çok zor iş. Askerlikten daha zormuş. Oyuncuları şu an daha iyi anlıyorum. Günde 15-16 saat güneşin altında sahneni bekliyorsun. Sabah 6 da kalkıyorsun gece 3’e kadar devam ediyor. Çok zormuş ama altından kalktık. Sette eğlendim diyen büyük yalancı bence. Sette eğlenme diye bir şey olmuyor.

“İLK SAHNEYİ KADIKÖY SEYİRCİSİYLE ÇEKTİK”

Filmde izleyiciyi neler bekliyor? Ne zaman vizyona girecek?

İbrahim Türker: Mizah sübjektiftir, şahsa özeldir. Bizim güldüğümüz bir film oldu. Bizi sevenlerin beğeneceğini düşünüyorum. Film Kapadokya’da geçiyor. Buradan bir sebeple Kapadokya’ya gidiyoruz. Şu an bu çekimi yaptığımız an itibariyle Kadıköy’de seyircilerimizle beraber filmin ilk sahnesini çektik. Yani bizi buradan alkışlarla sanki Kapadokya’ya uğurluyorlar. Kapadokya’da bizim başımıza elli bin tane olay geliyor. Bizim biraz minimal ama komik bir hikayemiz var. İnsanlara geçeceğini düşünüyorum. 17 Kasım’da vizyondayız.

Mesut Süre: Podcast dinleyicisi sıkıdır. Yüz binlerce dinleyicimiz var. İyi bir podcast bölümü dinler kadar güleceklerini tahmin ediyorum. Bizim içimize sindi yani. Filmden önce sorsan, ne gerek var derdim. Herkesin bildiği iş var, yapmayın etmeyin derdim. Yaşadığımız şeyde iyi hissettik. Mizahımız yansıdı. Artık bundan sonrası bizden çıkıyor.

Yeni sezonda yeni projeler var mı?

Mesut Süre:  İlişki Testi, Yalnızım Mesut Bey devam ediyor. Rabarba devam ediyor, 15. senesinde. Dört iş aynı anda devam ediyor. Yeni bir iş için zamanım yok. Bunlardan hangisi eksilir diye bakıyorum. Biraz yorucu ama hepsi birbirini besleyen işler olduğu için çok keyifli.

Fazlı Polat: Aklımızda bir şeyler var ama önce şu filme bir bakalım. Filmden sonra hala sokağa çıkabiliyorsak (Gülüşmeler). Film çok başka bir kafa. Oyunculuğu gördükten sonra başka işleri bırakmak lazım. Çok zaman alıyor. Hayalini kurmadım, başıma geldiği zaman akışına bıraktım. Ne kadar az hayal kurarsanız o kadar az hayal kırıklığınız olur. Kadıköy hoşça kal (Gülüşmeler).

 


ARŞİV