İzmirli kadınların filmleri Kadıköy perdesinde

Hayatlarında ilk kez yönetmen koltuğuna oturan Seferihisarlı kadınların kısa filmleri Yeldeğirmeni’nde izleyiciyle buluştu

17 Eylül 2019 - 16:12

Kimi çocuk gelini aldı kadrajına, kimi kadın balıkçıyı, kimi köyündeki örfeneyi (imece) anlattı, kimi zeytin ağacının öyküsünü…

Onlar sinema yapan İzmirli kadınlar. Geçtiğimiz günlerde Kadıköy’ün ziyaretçileriydiler. Bu sene ilki düzenlenen “Uluslararası Kadın Yönetmenler Kısa Film Festivali”nin (Directed By Women Turkey) davetlisi olarak geldiler, filmlerini izleyicilerle paylaştılar. 14 Eylül Cumartesi sabahında Yeldeğirmeni Sanat’ta yapılan gösterimden sonra, salonu dolduran izleyicilerden büyük alkış aldılar.

Onları sinema yapmaya cesaretlendiren kişi ise Kibar Dağlayan Yiğit. O da sinemacı bir kadın.  1968 Bingöl doğumlu. Uzun süre büro sekreterliği ve benzer işler yaptıktan sonra hayata dair küçük öyküler yazmaya başladı. Tesadüfen tanıştığı bir sinema atölyesi, yaşamında bir dönüm noktası oldu. O zamandan beri vicdanını rejisörü belleyerek, kamerasıyla ‘küçük’ insanların hikâyelerini evrensel bir bakış açısıyla anlatıyor. Belgeselleri birçok festivalde ve üniversitede gösterildi, 2013 yılında Bursa Kadın Kısa Filmleri Festivali’nde Onur Ödülü’nün sahibi oldu.

izmir escort

Kibar Dağlayan Yiğit’in bu kadınlarla tanışmasının hikayesi de filmlerinin Bozacaada Film Festivali’nde gösterilmesi ve o dönem Seferihisar Belediye Başkanı şimdi ise İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer’in özellikle Rüzgarın Şarkısı filmini merak etmesiyle başlıyor. Soyer’in davetiyle filmini Seferihisar’da gösteren Yiğit, yine Soyer’in desteğiyle bir sinema atölyesi düzenlemeye başlıyor.

Yiğit’in bu kadınlarla tanışmasının hikayesi de filmlerinin Bozacaada Film Festivali’nde gösterilmesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer’in özellikle Rüzgarın Şarkısı filmini merak etmesiyle başlıyor. Soyer’in davetiyle filmini İzmir’de gösteren Yiğit, yine Soyer’in desteğiyle bir sinema atölyesi düzenlemeye başlıyor.

6 AYDA 5 KISA FİLM

Yiğit’in kurucularından olduğu Yaşamda Kadın ve Sanat Derneği ve Seferihisar Belediyesi ev sahipliğinde “Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor” atölyesinin temelleri böylelikle atılıyor. Başta atölye koordinatörü Yiğit olmak üzere pek çok sinemacı Seferihisar’a giderek, atölyeye katılan Seferihisarlı kadınlara sinema hakkında bilgiler veriyorlar. Teknik olarak 6 ay süren ama gönül birliği hala devam eden bu atölyeye 42 kadın katılıyor. Sonunda da 5 kısa film ortaya çıkıyor. Bunlar Çiğdem Uçukoğlu’nun Yağmur’da Kalanlar;  Hürriyet Aslan Özgüner&Hande Yelke’nin Ateş ve Su; Aylin Yüksel Kaya’nın Adım Adım Yalnızlık; Aytül Yüksel&Fahriye Çalışkan’ın Cihanşümul ve Şükran Şireci’nin Örfene adlı filmleri.

Aylin Yüksel Kaya, Çiğdem Uçukoğlu, Kibar Dağlayan Yiğit, Hande Yelke ve Aytül Yüksel (soldan sağa)

“SİNEMA, SABIR DEMEK”

Kısa sürede, Uluslararası Kadın Yönetmenler Kısa Film Festivali”nin de aralarında bulunduğu 5 festivalde izleyiciye ulaşan, ilk yönetmenlik deneyimlerini yaşayan atölye öğrencisi kadınlar, “Sinema sabır demekmiş. 4 dakikalık film için aylarca çalışmak gerekiyormuş. Film çekmek emek, zaman ve para harcamayı gerektiriyor. İlk filmlerimizi çektik, umarız devamı da gelir” temennisinde bulunuyor.

Directed By Women Turkey  ekibi ve konuklar bir arada… (soldan sağa) Kibar Dağlayan Yiğit, Aylin Yüksel Kaya, Filiz Kuka, Çiğdem Uçukoğlu, Aytül Yüksel, Vildan Ayçiçek (dernek başkanı)  Hande Yelke.  (alt sıra) Yağmur Bihter Yaman ve Ceren Şahan.

“İYİLİK’TEN FİLM DOĞUYOR”

Kibar Dağlayan Yiğit, kurucusu olduğu Yaşamda Kadın ve Sanat Derneği’nin, geçen Mart ayından beri faaliyette olan; kadın-sinema-ekoloji-cinsiyet eşitliği gibi konulara odaklanan bir oluşum olduğunu belirterek, bu sinema atölyesinin de kendilerinin ilk projesi olduğunu söylüyor. Yiğit, “şunu özellikle söylemek isterim. Biz bu kadınlara bir şey, sinema öğretmek için gitmedik. Birlikte öğrendik. Biz gönüllü eğitmenler sadece teknik destekte bulundu. Onlar zaten hazırdı film yapmaya… Hatta onlara dedim ki, ‘Ben bile film yaptıysam, siz de yaparsınız! (gülüyor) Sinema  atölyemiz önce kadınlara  iyi geliyor, onlara kendilerini iyi  hissettiriyor. Sonrasında bu ' iyilik',  film olarak yaşama geri dönüyor. Sinema, empatinin,  bir arada yaşamın bir aracı. Yaşamı yaşatmayı seviyoruz. Dünya kötü ve acımazsız bir yer. Bunu değiştiremeyiz belki ama en azından ona benzememek için sinema yapıyoruz.” diye konuşuyor.Yiğit, “Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor” projesinin Türkiye’nin pek çok noktasında olacak, Seferihisar’dan sonra Kadıköy, Kartal gibi semtlerde ve Türkiye’nin başka kentlerinde de yapılacağını sözlerine ekliyor.


ARŞİV