Eski bir sinagogda ömürlük resimler
70’ine merdiven dayamış bir eğitimci-ressam olan Sumru Ekşioğlu, ilk kişisel sergisini açmanın mutluluğunu yaşıyor! “41 kere maşallah” dedirten 41 tablo, Sumru Hanım’ın bir ömür biriktirdiklerinin yansıması...
Gazetemizin dikkatli okurları onu 2017 yılındaki haberimizden hatırlayabilirler. 90’larda Kadıköy temalı yazı dizimiz için kendisine mikrofon uzatmıştık. Şimdi 8 senenin ardından yine yeniden bu sayfalarda ağırlıyoruz Sumru Ekşioğlu’nu. Kendisi Kadıköy’ün nevi şahsına münhasır isimlerinden, emekli bir resim öğretmeni. Şimdilerde yeni sergisinin heyecanında. Biz de kendisiyle söyleşmek için varıyoruz Moda’daki atölyeye. Kapıyı, hayat arkadaşı ve meslektaşı Gürbüz Doğan Ekşioğlu ile birlikte açıyorlar. Kendi evleri de birkaç adım ötede ama aynı evde iki sanatçı olunca sıradan bir apartman dairesine sığdıramamışlar yılların üretimlerini ve bir süre önce bu daireyi atölye olarak kullanmaya başlamışlar.
(Ekşioğlu çiftinin kedisi Küllü)
Sumru Hanım, yakın zamanda ciddi bir ameliyat geçirmiş olmasına rağmen son derece enerjik ve neşeli. Nasıl olmasın? Dile kolay, tam 38 yıl boyunca okullarda resim dersleri verdikten sonra ilk kez solo bir sergi açmış. Sergi fikrinin nasıl ortaya çıktığını sorduğumda anlatmaya başlıyor: “Bugüne dek karma sergiler, fuarlar ve çalıştaylara katılmıştım. Ancak öğretmenlik, ev işleri ve hayatın akışı içinde kendi eserlerime yeterince vakit ayıramadım. Yarım kalan çok tablom olmuştu. 2 sene önce bir kaza geçirdim ve 4 ay boyunca evden çıkamadım. O süreçte yeniden resme yoğun bir şekilde döndüm. Oturup televizyonda dizi izlemek yerine tuvalin başına geçtim.” Böylelikle krizi fırsata çeviren Sumru Ekşioğlu için sergi açmaya gerekli zemin de oluşmuş. Sanatçı çiftin komşu ve dostu olan, gazetemizin de yazarlarından İzel Rozental’in önayak olmasıyla Schneidertempel Sanat Merkezi’nde karar kılınmış. Aslında mekânın takvimi 2027’ye kadar doluymuş; ancak şans mı kader mi bilinmez, arada bir boşluk oluşmuş ve Ekşioğlu sergisini kısa sürede açma fırsatını yakalamış.
Tam bu esnada yaşını soruyorum Sumru Hanım’a. “1956 doğumluyum” diyor ve ekliyor: “Yaşımı düşündüğüm zaman bana çok yabancı geliyor, çünkü öyle hissetmiyorum. Her zaman enerjim var. Olumsuz bir şey olduğunda bile pozitif düşünmeye çalışıyorum, çabuk toparlanıyorum.”
Yetmişine merdiven dayamış bir ressam olarak, köklü tarihi geçmişe sahip eski bir sinagogda sergi açmak, Sumru Ekşioğlu’nun üretimiyle zamanlar arasında kurduğu doğal bir köprüye dönüşmüş.
41 KERE MAŞALLAH
“Dünden Bugüne” başlığını taşıyan sergide 41 tablosunu sergiliyor Sumru Hanım. Eşi Gürbüz Bey’in şakayla karışık deyişiyle “41 kere maşallah” olsun diye... Suluboya, pastel, tuval üzeri yağlıboya ve akrilik teknikleri arasında dolaşan Sumru Hanım’ın resimleri, kendisi gibi rengârenk. Dokuları, detayları seviyor ve bunları tuvallerine aktarıyor. Resimlerinin gündelik hayattan beslendiğini anlatıyor: “Hayvanlar mesela… Resimlerimdeki kargalar, gerçekten bizim penceremize gelen kargalar. Hepsinin fotoğraflarını çektim, etüt ettim, sonra çizdim boyadım. Aşağıda kedileri de besliyoruz ki sergide pencereden çatının üzerindeki kedi ve kargalara yem atan bir kadın figürü var. O benim.”
ANTİDEPRESAN OLARAK RESİM
Tam o esnada Gürbüz Bey heyecanla lafa giriyor; “Sumru gördün mü sosyal medyada biri ne yorum yazmış?” Sumru Hanım hemen heyecanla okuyor: “Bu can sıkıcı günlerde insanın ruhunu aydınlatan rengarenk resimler…” Bu yorum üzerine şunları anlatıyor: “Türkiye'nin gündemini biliyorsunuz, kötü şeyler oluyor. Bir yandan haberdar olmak istiyorum ama bir yandan da canım sıkılıyor. Ben de kendimi bunlardan resim yaparak kurtarmaya çalışıyorum. Meditasyon gibi, antidepresan gibi…” Sumru Ekşioğlu’nun eserlerindeki kadın figürleri de dikkat çekiyor; “Bit pazarlarını gezmeyi severim. Yerlere atılmış siyah beyaz fotoğraflar üzer beni, özellikle de kadınlar. Sanıyorum onları çizerek kendimce onları onurlandırıyorum.” diyor. Çok çalıştığında hiç yorulmadığını da ekliyor: “Severek yapıyorsan yorulmuyorsun. Detaylara girerken o kadar mutlu oluyorum ki… Bitirdiğim bir şey hoşuma gitmezse kapatıp yeniden başlıyorum. Başkalarına göstermeden önce benim sevmem lazım.”
İlk sergisinin heyecanı üzerinde, Sumru Ekşioğlu tuvallerini renklere boyamaya devam ediyor. Bundan sonrası için de bir dileği var; çok sevdiği Kadıköyü’nde bir sergi açmak…
Sergi 4 Ocak 2026’ya kadar Schneidertempel Sanat Merkezi’nde açık. (Bereketzade Mah.Felek Sk. No:1 Karaköy)