Bu sergi size sesleniyor

Cadde’nin çiçeği burnunda galerisi Artisart’ta açılan sergide, ressamların tabloları için yazdığı metinler seslendiriliyor. Böylelikle izleyici sanatı hem görüyor hem de duyuyor...

07 Ağustos 2025 - 12:26

Malum yaz dönemindeyiz, şehrin kültür sanat hayatı rölantide. Ama kepenk kapatmayanlar da yok değil. Onlardan biri, henüz 9 aylık bir bebek olan Bağdat Caddesi’ndeki Artisart Gallery. Sergi piyasasındaki durgunluğu dalgalandıran bu galeride, yaz ortası sergisi açıldı geçenlerde.

Biz de, Caddebostan mevkiinde bulunan galeriyi ziyaret ederek, kurucusu Beril Reis ile görüştük. Şimdilerde emekli olan Reis, aslında finans kökenli bir isim; “Sanat geçmişim yok ama sanatçılara çok yakınım. Bu yüzden burası ‘sanatçının galerisi’ olarak bilinir.” diye tanıtıyor. Cadde’de böyle bir galeriye ihtiyaç olduğuna ve kendilerinin de bu boşluğu doldurduklarına inanan Reis, süreci şöyle aktarıyor: “35 yıllık Cadde’liyim. Burası Karaköy ya da Beyoğlu gibi değil. Oraların gündüz ziyaretçisi çok ama burası daha çok yerel halkın yaşadığı bir bölge. Buranın insanı sanat seviyor ama bir sergi için karşıya geçmek zor geliyor. Biz burada onlara sanatla buluşabilecekleri bir alan sunduk. Açıldığımızdan beri gece geç saatlerde bile eser sattığımız oluyor. Buranın lokasyon değeri çok güçlü. Hem Cadde’ye hem sahile yakın. Buradaki sanatseverler ‘Yaşasın galerimiz oldu’ dediler, Cadde’nin göbeğindeyiz ama sanki köydeymişiz gibi sevindiler. Çünkü burada, bizim tarzımızda ve bu kadar aktif bir galeri yoktu.”

SLOGAN: “HEP ÖZGÜN”

Galeri açılalı beri onlarca sanatçının katılımıyla 25 sergi açılmış, 125 de eser satılmış. Beril Hanım bazen kendisine gelen “Siz çok satış odaklısınız” eleştirilerini şöyle yanıtladığını söylüyor: “Eserlerin satılması gerekiyor ki devam edebilelim. Bir galerinin iyiliği sattığı eserle doğru orantılıdır. Amacımız yüzde 99.5 sanatçı memnuniyetiyle, yeni koleksiyonerler kazanmak...”

Beril Reis’e göre işin püf noktası sanatçılarla kurulan güçlü ilişki ki bu bağlantıyı bizzat kendisi yürütüyor: “Bir sanatçıyla tanıştığım zaman, - o farkında olmasa bile- gözlemlerim onu, her şeyini öğrenmeye gayret ederim. Hatta sanatçılarımın çocuklarının okul durumlarını bile bilirim. Sanatçının hayatını tanımak gerek. Çünkü bir sanatçının yaşamını bilmeden onu doğru projelere yönlendirmek mümkün değil. Bu noktada sanatçı menajerliği yapıyorum.” Beril hanım bu bağlantıları sayesinde “3 bine yakın sanatçım var” diyecek konuma gelmiş. Her projede de yüzde 30 yeni sanatçıya yer veriyor ki bu galerinin önemli bir kuralı. Beril Reis, galericiliğe 56 yaşında başlamış. Bu işe geç başlamanın ona farklı bir şekilde motive ettiğini söylüyor: “Galericilik büyük risk. Bu işi yapabilmek için ya zengin bir babanız ya da eşiniz olacak derler. Benim öyle bir şansım olmadı. Çok çalışmam gerekti ve hala da çalışıyorum. Bir butik açsam daha çok para kazanırdım ama biz sanatı seçtik.” 

“TİTANİK’TE GİBİ...”

Artisart yalnızca bir sergi mekânı değil, aynı zamanda sanatçılara maddi-manevi destek veren bir yapı. Bazı sergilerde sanatçılardan ücret alınmıyor, hatta şimdilerde de eserlerin kemiğini oluşturan çerçeve ve tuval gibi malzemeler üretme hazırlığındalar. Reis bu durumu “Sanatçı sadece sanatını yapsın istiyoruz.” sözleriyle özetliyor.

Beril Reis, “Türkiye’de bu iş genelde el yordamıyla yapılıyor oysa özen isteyen bir iş. Zaten çok zor bir piyasada iş yapıyoruz, ülkenin durumu belli. Bazen kendimi Titanik'te gibi hissediyorum. Bu ülke şartlarında sanatla uğraşmak çok zor.” diye dert yanmasına rağmen çalışmayı da bırakmıyor. Bugün Artisart, haftanın altı günü açık (kış aylarında haftanın 7 günü açık) olan, her ay 3 solo sergi ile bir karma sergi düzenleyen, çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan, yurt içi ve dışındaki sanat fuarlarında boy gösteren bir galeri olarak yoluna devam ediyor.

KONUŞAN TABLOLAR

Galerinin güncel sergisi “MidSummer” (Yaz Ortası), ismi gibi tam yaz ortasında sanatseverlerle buluştu. 26 Ağustos’a dek açık kalacak olan karma sergide; Gözde İlhan, Haldun Yılmaz, Hürriyet Munanoğlu, Semra Nebioğlu ve Zeliha Ecem Gürbüz olmak üzere 5 sanatçının farklı türdeki eserleri bulunuyor. Serginin özelliği ise tabloların konuşturulması! Sanatçılar tarafından hazırlanan metinler, Türkiye’nin önde gelen ses sanatçılarından Yavuz Pekdiker tarafından seslendirildi. Böylelikle galeriye gelen bir sanatsever, eserleri hem görüyor hem de dinleyebiliyor.



 


ARŞİV