Sanatta yeni bir araç: Yapay zekâ

Sanat eğitmeni Bager Akbay ile yapay zekâ destekli algoritmalar aracılığıyla farklı görseller ve sanat eserleri yaratmayı konuştuk. Akbay, “Sanat alanında alet edevat her zaman kullanıldı ve kullanılıyordu. Yapay zekâ da yeni bir alet edevat” diyor

27 Ekim 2022 - 10:21

Yapay zekâ destekli algoritmalar aracılığıyla farklı görseller oluşturmak mümkün hale geldi. Bu yazılımlar, basit görseller oluşturmanın dışında sanat eserleri oluşturmak için de kullanılıyor. Sadece sanat alanında değil mimarlık gibi teknik bilgi gerektiren alanlarda da kullanılan bu algoritmalar nasıl hayata geçiriliyor, sanat alanında hangi tartışmalara yol açtı ve yapay zekâ daha ne kadar gelişecek? Bu konuda çalışmalar yapan Bager Akbay ile konuştuk. Yapay zekayla farklı alanlarda işler üreten Akbay, 2015’te Deniz Yılmaz adlı bir robot-şair yarattı. Instagram’daki robot-influencer Aypera da onun çalışmalarından biri. Kadıköy’de yaşayan sanat eğitmeni Akbay, yazıyı görsele dönüştüren bu programların ilerleyen yıllarda daha da gelişeceğini söylüyor.

Bager Akbay

-       Yapay zeka ile resim ya da görsel üretmek çok yaygın hale gelmeye başladı. Bu programlar neler ve nasıl çalışıyorlar?

Yapay zekâ ile görsel üretilebilen birçok yazılım var ama bunlar eskidi. Son dönemde olan şey ise şu; sadece birkaç cümle yazarak yapay zekanın ne dediğinizi anlamasını çalışıp buradan bütün görseller üretebiliyorsunuz. Burada bunu yaparken süreç şöyle ilerliyor; mesela diyorsunuz ki “zıplayan bir köpek istiyorum ve suyun üzerinden atlasın. O sırada fotoğrafı da çekilsin ki gerçekçi bir görüntü olsun” ya da “İstanbul’un siluetini oluşturun ama Van Gogh stilinde olsun” gibi şeyleri anlayabilen yapay zekalar bir anda ortaya çıkmaya başladı.

Bager Akbay

-       Nedir bu programlar?

Açık kullanımı olan iki üç yazılım var şu an. Kapalı olan ise bir sürü var. Ama açık olanlar üzerine konuşabiliriz. Dall-e  ve MidJourney var. Bir de Stable Diffusion var. Stable Diffusion’ın farkı özgür yazılım olması. Yani herkes bilgisayarına bu programı kurup görsel üretebiliyor. Ama bunu kurmak çok kolay değil. Dall-e  ve MidJourney ise satın alınabilen programlar. Bunların farklı özellikleri var. Amaçları ve olaya yaklaşımları da farklılık gösterebiliyor. Dall-e daha çok imaj bankası oluşturmak için çok fazla kullanılıyor. MidJourney daha estetik işler üretiyor bu yüzden sanatçılar çok seviyor bu yazılımı. Stable Diffusion ise birçok farklı amaç için kullanılıyor. Çok daha genel bir araç ama kullanmak için teknik bilgilere ihtiyaç var.

Bager Akbay

“ESER DAHA ÖNEMLİ HALE GELİYOR”

           -       Sanat alanında yapay zekanın kullanımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sanat alanında alet edevat her zamanlar kullanıldı ve kullanılıyor. Yapay zekâ da yeni bir alet edevat. Fotoğraf makinesi de ilk kullanılmaya başlandığında benzer tartışmalar olmuştu. Yapay zekâ için de benzer tartışmalar dönüyor. Burada yapay zekâ dediğimiz şey şu aslında; auteur sanatçı dediğimiz kişinin etkisi azalıyor. Çevresindeki yazılımların ve aletlerin desteği artıyor. Dolayısıyla eser sanatçıdan daha önemli hale gelebiliyor bu tarz örneklerde. Sanat da demokratikleşmiş oluyor aslında. Ama yine de birçok iyi ve etkili sanatçı bu aletlerle kendi hikayelerini anlatıyor. Buradaki durumda da bir fark yok. Çünkü kendi derdini anlatmaya çalışan bir sürü insan var.

Bager Akbay

-       Başka alanlarda da görecek miyiz bu programları? Bu tarz programların sanatla entegre olması geleceğe dair neler söylüyor?

Bir sürü alanda göreceğiz yapay zekayı. Mesela video alanında da içerik üretebilen bir yazılım duyuruldu geçtiğimiz günlerde. Birkaç program vardı aslında ama kalite olarak çok iyi değildi. Şimdi Meta’nın yaptığı daha kaliteli bir program duyuruldu. Böylece yapay zeka videoya da girecek. Tahmin edilen şey 5-10 yıla aslında ciddi video içeriklerinin de üretilecek olması. Yapay zekanın bu alanlardaki becerileri artacak bundan sonra. Dolayısıyla bir şey yapabilmekten ziyade ne yapmak istediğiniz önemli hale gelmeye başlıyor. Ben de bunu çok olumlu karşılıyorum.

Bager Akbay

-       Bu programlarla herkes öznel düşüncesini ifade edebilecek diyebilir miyiz? Bu kadar basit mi?

Hayır diyemeyiz çünkü düşünebilmek de çok ciddi bir şey. Yani aklınızda olan şeyi dile dökemiyorsanız bunu yapamayacaksınız. Dolayısıyla dile dökmek, planlamak çok önemli. Bir de bilmiyorsanız yapamayacaksınız. Örneğin bir köpeğin yüzünü meyvelerden oluşturmak isteyebilirsiniz ama bunu yapan önemli sanatçıları bulamazsanız ya da bilmiyorsanız yapay zekaya bu isimleri söyleyemezsiniz. Söyleyemediğiniz zaman istediğiniz şeyi de kolay elde edemezsiniz. Metinle ve konuşmayla görsel üretmek git gide kolaylaşacak ama şunu karıştırmamak lazım. Resmin hissini anlatmak için betimleme yapmanız gerekiyor. 


ARŞİV