Kadıköy'de Gezi'nin yıldönümü

Gezi direnişinin yıldönümü olan 31 Mayıs günü Taksim’de adeta “sıkıyönetim” uygulanırken eylemlerin merkezlerinden biri Kadıköy oldu.

06 Haziran 2014 - 10:57
 
Semra ÇELEBİ
Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla Gezi direnişinin yıldönümünde Gezi Parkı’nda buluşmak üzere yola çıkanlar yine yoğun bir polis şiddetiyle karşı karşıya kaldı. 31 Mayıs Cumartesi akşamı saat 19.00’da Taksim’de buluşma çağrısı yapılırken İstanbul Valiliği, Taksim ve çevresine giden tüm yollarda ulaşımı engelledi. Vapurlar öğleden sonra iptal edildi, metro Levent’e kadar çalıştı, otobüsler Harbiye’den ötesine gidemedi. Tüm engellemelere rağmen Taksim’e ulaşabilenlerin ise bir araya gelmesine izin verilmedi. 50 TOMA ve 25 bin polisin görev yaptığı Taksim’de gruplar ara sokaklarda biber gazı, cop ve tazyikli suyla dağıtılmaya çalışıldı. Barikatlar kuran gruplar gece yarısına kadar direndi; onlarca kişi yaralandı ve gözaltına alındı.
Kadıköy’de ise mahalle dayanışmaları, 31 Mayıs Cumartesi saat 16.00’da Karaköy-Eminönü İskelesi önünde buluşma çağrısı yaptı. Valiliğin vapur seferlerini saat 15.00’ten itibaren iptal etmesine rağmen forumlar iskele önünde toplandı ancak polis insanların bir araya gelmesine izin vermedi.
 
“KADIKÖY KANTONU’NA HOŞGELDİNİZ”
İskeleden Kilise Meydanı’na yürüyen Kadıköy Dayanışmaları burada bir forum yaparak ne yapacaklarını tartıştılar. Mahalle Dayanışmaları, “Kadıköy Kantonu’na Hoşgeldiniz” pankartıyla Tarihi Çarşı ve Bahariye Caddesi boyunca alkış ve sloganlarla yürüdü. Kadıköy halkı da evlerinden ve iş yerlerinden alkışlarla destek verdi. Mehmet Ayvalıtaş Parkı’nda yeniden bir forum düzenleyen grup, Haydarpaşa Garı’ndan Göztepe İstasyonu’na oradan da E-5’ten Boğaz Köprüsü’ne yürüyüşe geçen gruba katılmaya karar verdi.
Grubun Acıbadem Dörtyol’da önü polis tarafından kesildi, gaz bombalı müdahale oldu. Ara sokaklara dağılan grup Halitağa Caddesi’nde barikat kurarak gece boyu direndi. Polis Yeldeğirmeni sokaklarında da şiddetini sürdürdü. Don Kişot Sosyal Evi’nin karşısındaki bir heykel atölyesini basan polis içeridekileri gözaltına almaya çalıştı ancak mahallelinin tepkisi üzerine vazgeçerek mekânı terk etti.
 
HAYDARPAŞA GARI İŞGAL EDİLDİ
Taksim’e yürümek yerine bulundukları yerleri “Gezi”ye dönüştürme fikrinde olan gruplar ise öğle saatlerinden itibaren Haydarpaşa Garı’nda buluştu. Burada oturma eylemi yapıp müzikle tepkisini dile getiren grup polis tarafından dışarı çıkartılmak istense de eyleme devam etti. Zaman içinde sosyal medyadan yapılan çağrılarla sayıları binleri bulan kitle, yıkılması gündeme gelen Göztepe İstasyonu’na yürüdü. Kitle, buradan da Taksim’deki polis şiddetini protesto etmek için E-5 üzerinden Boğaziçi Köprüsü’ne yürüyüşe geçti. Grup bir süre sonra polisin müdahalesiyle dağıldı. Kadıköy halkı ise tüm gece tencere tava çalarak polis şiddetini protesto etti.
Kadıköy’deki eylemlerde de çok sayıda kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar adli sorgularının ardından serbest bırakıldı.
  
ESKİ KARAKOL BELLEK MÜZESİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
Moda’da tarihi Rıza Paşa Karakolu 1 Haziran Pazar akşam saatlerinde ‘Polis Şiddeti Müzesi’ne dönüştürülmek üzere işgal edildi. Kullanılmayan tarihi binanın penceresinden Türkçe ve İngilizce ‘Polis Terörüne Son’ yazılı bir afiş asıldı. Binanın içine Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük ve Festus Okey gibi polis şiddeti sonucu hayatını kaybedenlerin portreleri yapıldı, dünyadan polis şiddetini belgeleyen fotoğraflar asıldı. “Polis Terörü Bellek Müzesi saat 19.30’da açılıyor, polis şiddetini belgeleyen fotoğrafını al gel” çağrısının sosyal medyadan yayılması üzerine binayı ziyarete gelenler oldu. Çağrı yapıldıktan yaklaşık bir saat sonra polis sokağı çevirerek üç kişiyi gözaltına aldı. Mahalle sakinleri pencerelerinden tencere tava çalarak polise tepki gösterdi. Gözaltına alınanlar gecenin ilerleyen saatinde serbest bırakıldı. 
Sosyal medya üzerinden imzasız yayılan ‘İşgale karşı işgal’ başlıklı metinde işgalin gerekçesi şöyle yer aldı: “Parklarımızı, meydanlarımızı, sokaklarımızı, evlerimizi, atölyelerimizi, ruhlarımızı ve beynimizin en karanlık köşelerini işgal eden bu çöp makinesine, bu polis devletine karşı, geri çekilecek bir yerimiz, nefes alacak bir köşemiz, sığınacak bir mağaramız kalmadı. Köleliğin, şiddetin, çöküşün, tutsaklığın mekânı bu eski karakolu işgal ederek, devlet terörü müzesine çevirerek bir bellek yaratmak istiyoruz.” 

Bu arada Twitter üzerinden #PolisTerörüneSonBellekMüzesiHalkaAçılsın etiketiyle destek kampanyası başlatıldı.
 


ARŞİV