Gazhane'de protesto: "Razı Değiliz!"
Özgür Sanat Meclisi, İstanbul’daki bazı kültür varlıklarının, belediyenin elinden alınarak hükümete bağlı kurumlara devredilmek istenmesine karşı çıktı
Gazhane, Botter Apartmanı, Feshane-i Amire, Yerebatan Sarnıcı gibi İstanbul’un simge hâline gelmiş birçok kültür ve sanat mekânının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin elinden alınarak Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Kültür Bakanlığı’na devredilmesine yönelik girişimler protesto edildi.
İBB Miras tarafından restore edilerek yeniden hayata kazandırılan bu tarihi yapılar, son yıllarda yaşayan kültür-sanat mekânlarına dönüşmüş ve geniş kitleler tarafından yoğun ilgi görmüştü. Ancak söz konusu alanların belediye yönetiminden alınarak farklı kurumlara devredilmesine yönelik yasa tasarısı, kültür-sanat çevrelerinde endişe yarattı.
Aralarında siyasi partilerin de bulunduğu 15 kurum ile 300’ü aşkın bireyin imzasıyla oluşturulan Özgür Sanat Meclisi, bu girişime karşı çıktıklarını duyurdu. Devri düşünülen mekanlardan olan Müze Gazhane’de buluşan ÖSM üyeleri, bir basın açıklaması yaptı. Bu yasa tasarısının Türkiye’nin tarihî ve kültürel mirasını tehdit etiği belirtilen açıklamada, “Hem sanatın kalbi olan alanlar yok edilecek hem de bu değerli yapılar ranta açılacak. Bu, bir taşla iki kuş vurma hesabıdır: Bir yandan sanatın icra edildiği, hafızanın korunduğu mekanları elimizden almak, öte yandan onları beton yığınlarına dönüştürerek sermayenin hizmetine sunmak.” yorumu yapıldı.
“RANTIN GÖLGESİNDE EZİLMESİN”
“Neden şimdi?” diye sorulan açıklamada, “Bu mekanlar, İstanbul’un ruhunu taşıyan, sanatçıların, müzisyenlerin, tiyatrocuların ve halkın buluştuğu yerler. Bunlar sadece taş ve tuğla değil; kolektif hafızamızın parçaları. Bu tasarı yasalaşırsa, sanat etkinlikleri kısıtlanacak, sergiler, konserler, atölyeler ortadan kalkacak. Yerine ne gelecek? Lüks oteller, alışveriş merkezleri veya siyasi çıkarlara hizmet eden yapılar. Bu, kültürel soykırıma eşdeğer bir adım; sanatı susturmak, hafızayı silmek demek.” ifadelerine yer verildi. Açıklama şu sözlerle sonlandırıldı: “Bu tasarıya karşı durmak, sadece sanatı savunmak değil; geleceğimizi, kimliğimizi korumak demek. Kültür mirasımız, rantın gölgesinde ezilmesin diye bir araya geliyoruz. Sanatın özgürce yeşereceği, hafızanın yaşayacağı bir ülke için sesimizi yükseltelim. Kültürümüzü, sanatımızı, mekanlarımızı korumaya devam edeceğiz.”