TEMA Vakfı’ndan çağrı

TEMA Vakfı, hızla artan betonlaşmanın yol açtığı toprak kaybına dikkat çekerek sağlıklı kentlerin temelinin sağlıklı topraklardan geçtiğini vurguladı

10 Aralık 2025 - 14:58

TEMA Vakfı, 5 Aralık Dünya Toprak Günü’nde yayımladığı açıklamada toprak varlığının yaşam için kritik önem taşıdığını, ancak kentleşme ve betonlaşma nedeniyle hızla kaybedildiğini bildirdi. Bu yıl “Sağlıklı Kentler İçin Sağlıklı Topraklar” temasıyla yapılan çağrıda, kentlerde yaşayan nüfusun artmasıyla toprağın önemi daha görünür hale geldiği ifade edildi.

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, kentlerin kırsal alanları hızla tükettiğini belirterek şunları söyledi: “Kırsal alanları yutarak büyüyen kentler toprağı yok ediyor. Oysa iklim krizi ve artan gıda ihtiyacı karşısında kentlerin dayanıklılığı ve refahı, sağlıklı topraklara ve toprağın hayat verdiği yeşil alanlara bağlı.”

35 YILDA, İSTANBUL BÜYÜKLÜĞÜNDE ALAN KENTE DÖNÜŞTÜ

TEMA Vakfı’nın paylaştığı verilere göre, 1990–2018 yılları arasında dünyada yaklaşık bir buçuk Türkiye, Türkiye’de ise bir İstanbul büyüklüğünde alan kentleşme nedeniyle tarım niteliğini yitirdi. Buna göre, her gün dünyada 33 bin 170; Türkiye’de ise 667 futbol sahası büyüklüğünde toprak betonla kaplanıyor.

Ataç, kişi başına düşen tarım alanının son 30 yılda yüzde 50 azaldığını belirterek mevcut kaybın nüfus artışıyla birleştiğinde ciddi bir risk oluşturduğunu söyledi: “Tarım alanlarını korumadığımız takdirde 20 yıl sonra mevcut tarım arazileri ihtiyacı karşılamakta yetersiz kalabilir. Üstelik iklim krizi nedeniyle azalan yağışlar ve artan kuraklıklar üretimi daha da düşürüyor. Bu tablo, tarım topraklarını kaybetmememiz gerektiğini açıkça gösteriyor.”

GIDA GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE 

Ataç, kontrolsüz yapılaşma ve plansız kentleşmenin iklim krizinin etkilerini daha da artırdığını vurgularken şu değerlendirmede bulundu:

“Bugün dünya nüfusunun yüzde 58’i, Türkiye’nin ise yaklaşık yüzde 80’i kentlerde yaşıyor. Ancak gıdamız kentlerde değil, tarım topraklarında üretiliyor. Erozyon, yanlış tarım uygulamaları ve kimyasal kullanımı nedeniyle tarım topraklarımızın yüzde 30’u verimliliğini kaybetmiş durumda. Her yıl dünyada 75 milyar ton, Türkiye’de 642 milyon ton verimli üst toprağı kaybediyoruz.”

“TOPRAĞI MERKEZE ALAN PLANLAMA ŞART”

Deniz Ataç toprakların korunmasının; su döngüsü, biyolojik çeşitlilik ve iklim direnci gibi çevresel konuların yanında tarımsal üretim, gıda ve su güvenliği, toplum sağlığı gibi ekonomik ve toplumsal konularda da kritik bir sorumluluk olduğunu şu sözlerle vurguladı: "Toprağı kaybetmek yaşamı kaybetmektir. Toprağını kaybeden bir ülke, suyunu, gıdasını ve doğal varlıklarını da kaybeder. Artan nüfusu beslemek, afet risklerini azaltmak ve iklim kriziyle başa çıkmak istiyorsak, toprağı merkeze koymak zorundayız.”

Sağlıklı kentler için sağlıklı topraklara ihtiyacımız olduğunun altını çizen Ataç karar vericilere ve yerel yönetimlere seslendi: “Bugün alınan her karar, geleceğimizi ve yaşam kalitemizi belirliyor. Bilimi, doğayı ve katılımcılığı esas alan planlamalar yapılmalı; başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması ve bozuluma uğrayan toprakların iyileştirilmesi konusunda acilen somut adımlar atılmalı.”

Etiketler; TEMA VAKFI

ARŞİV