Karot testi binaya zarar verir mi?

Binaların dayanıklılığını ölçen yöntemlerden biri olan karot testinin binalara zarar verdiği iddiası insanlar arasında endişe yarattı. Konuya ilişkin açıklama yapan İTÜ, “Söz konusu iddia gerçeklikten uzaktır. Güncel deprem yönetmeliği kapsamında yapılan çalışmalar, binaların mevcut durumunu zayıflatmaz” ifadelerini kullandı

13 Nisan 2023 - 13:40

Şubat ayında merkez üssü Kahramanmaraş ve Hatay olan depremler sonrası çok sayıda kişi oturduğu binanın depreme dayanıklı olup olmadığını merak etmeye başladı. Binaların dayanıklılığını ölçen yöntemlerden biri olan karot testinin binalara zarar verdiği iddiası da insanlar arasında endişeye yol açmaya başladı.

KAROT TESTİ NEDİR?

Karot testi, binaların deprem dayanıklılığını ölçmek için kullanılan en etkili yöntemlerden birisi. Bina duvarlarından silindir şeklinde zarar vermeden delinerek alınan beton örneği, karot makineleri ile yapılıyor. Beton analiz edilirken, basınç testlerine direnç ve kalite konusunda bilgi veriyor. Deprem yönetmeliğine göre C20'nin altında kalan betonlar risk grubu taşıyor. Beton kalitesi C20’nin altında çıktığına yönelik düzenlenen rapor, ihbar kabul ediliyor ve bina için yıkım süreci başlatılıyor, hak sahipleri de konu hakkında bilgilendiriliyor.

KAROT TESTİ İÇİN NEREYE BAŞVURULUR?

Karot testi için ikamet edilen bölgenin Belediye Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü aracılığıyla başvuru yapılabiliyor. Direkt olarak belediyeye başvurarak da işlem yapmak mümkün.

BİNA RİSKLİ ÇIKARSA NE OLUR?

Karot alınıp, beton filmi çekildikten ve laboratuvar ortamında gerekli incelemeler yapıldıktan sonra çıkan rapor binanın riskli olduğunu ortaya koyarsa, bu rapor belediyeye ibraz ediliyor. Belediye gerekli incelemeyi tamamlayıp tapuya gönderdikten sonra maliklerin hanesine riskli yapı şerhi konuluyor. Riskli yapı kesinleştikten sonraki ikinci aşama ise tahliye süreci. Bu süreç de belediyeler tarafından yürütülüyor. İlçe belediyesi tüm maliklere birincisi 60 günden az, ikincisi 30 günden fazla olmamak üzere iki süre veriyor. Bu süreler bittiğinde de elektrik, su ve doğalgazı kesiliyor. Taşınmazdaki herkes tahliye edilip, can güvenliğini sağlandıktan sonra da yıkım süreci başlıyor.

KAROT TESTİ BİNAYA ZARAR VERİR Mİ?

En çok bilinen test türü olan karot testi binalara zarar veriyor mu? Ortaya atılan “Sağlam binalara zarar veriyor” iddiası doğru mu?

Panik yaratan bu bilgilerin piyasaya sürülmesi üzerine İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetimi Enstitüsü bir açıklama yaptı.

Açıklamada, “Son günlerde sosyal medya ve internet üzerinden Jeoloji ve Jeofizik alanlarına atfen paylaşılan ve binalardan alınan beton karot örneklerinin binayı ‘yaralayacak şekilde’ dayanıma zarar verdiğini, bunun yerine ‘mikrotremor titreşim yöntemleriyle’ binaların depreme dayanımının belirlenebileceğini iddia edilerek acılı ve endişeli halkımızı yanıltan, bununla da kalmayıp inşaat mühendisliği bilim dalına ve bunu icra eden kurum ve kuruluşların itibar ve yetkinliğine zarar veren paylaşımları görüyoruz. Söz konusu iddia gerçeklikten uzaktır. Zira özellikle betonarme binaların deprem performansı ve depreme dayanıklılığının belirlenmesinde yürürlükteki güncel deprem yönetmeliği kapsamında yapılan çalışmalar, kesinlikle binaların mevcut durumunu zayıflatacak adımlar sunmaz. Bahsi geçen kolon ve perde gibi düşey taşıyıcı elemanlardan alınan beton karot numuneleri, numunenin alındığı taşıyıcı elemana dayanım bakımından zarar vermezler. Kaldı ki karotlar için açılan boşluklar yüksek mukavemetli özel harç malzemesiyle derhal doldurulurlar. Yönetmeliğe göre, bu tespitler tüm taşıyıcı elemanlarda değil, yeterli en az sayıda kolon ve perde elemanlardan alınarak yapılabilmektedir” denildi.

“HALKIMIZ BİLGİ KİRLİLİĞİNE İTİBAR ETMESİN”

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Beton dayanımının tespiti sonrasında betonarmenin diğer bileşeni olan donatı çeliğinin miktarını ve korozyon durumunu belirlemek için çok sınırlı miktardaki bölgelerde beton kabuk sıyrılarak altındaki donatılar tespit edilir. Sıyırma yapılan bölgelerde de benzer şekilde bu bölgeler hızla kapatılarak donatıların zarar görmesi engellenir. Sıyırma işlemi betonarme kesitin taşıyıcı olmayan dış kabuğunda gerçekleştirilir ve taşıyıcı eleman dayanımına kesinlikle zarar vermez. Sıyırma tespitinden sonra tüm yapıdaki donatıların miktar ve aralıklarının tespiti röntgen yöntemi gibi tahribatsız bir yöntemle tamamlanır. Özetle, Deprem Mühendisliği bünyesinde zemin koşullarıyla üst yapı durumunu beraber değerlendirmek için yapılan çalışmalarda hem zeminden hem de yapıdan belirli miktarda numune almak gerekir. Mikrotremor yöntemi yer hareketi ve binanın hareket karakterinin çakışarak sarsıntının büyüme ihtimalini denetleyen bir testtir ve binanın deprem dayanımı hakkında bilgi vermez. Bu nedenle, yayılan bu talihsiz paylaşım gerçekleri yansıtmayıp, son dönemde sıkça yaygınlaşan bilgi kirliliğine çok ciddi oranda bir yenisini eklemektedir. Halkımızın buna itibar etmemesini diler, binalarının deprem dayanıklılığını, konusunda uzman İnşaat Mühendisi ekiplerinin yer aldığı kurum ve kuruluşlara başvurarak tespit ettirmelerini şiddetle tavsiye ederiz.”


KADIKÖY BELEDİYESİ BETON ZEMİN LABORATUVARI

Kadıköy Belediyesi, 1999 yılında yaşanan Marmara Depremi’nin ardından hem eski binaların durumunu incelemek hem de yeni yapılacak binaların depreme dayanıklılığını denetlemek için Beton Zemin Laboratuvarı’nı kurdu. Laboratuvar zemin, beton ve kentsel dönüşüm olmak üzere üç ana başlıkta çalışmalarını yürüyor. Kadıköy Belediyesi, Türkiye'de resmi statüdeki tek ilçe belediyesi laboratuvarı olan Beton Zemin Laboratuvarı ile yeni yapılan inşaatlarda beton standardından ve denetimden taviz vermiyor.

Yeni yapılan binalarda kullanılan betonun kalitesinin deprem yönetmeliklerine uygunluğunu denetlemeye başlayan laboratuvar, Kadıköy’de ev almak isteyenlerin başvurması halinde, ilgili apartmanın üzerine oturduğu zemin ve kullanılan betonu hakkında da bilgi veriyor. 

Karot alımı ve kırılımı hizmeti de veren Beton Zemin Laboratuvarı, üniversiteler dışında Türkiye’de bu hizmetleri veren ilk ve tek kamu kurumu. 


ARŞİV