Engelleri sanatla aşıyor

Lise eğitimi için Çorum’dan Kadıköy’e gelen Gençlik Sanat merkezi öğrencisi görme engelli Hüseyin Cem Cengiz’in kendine ait besteleri ve şiirleri bulunuyor

26 Ekim 2017 - 15:13

Kadıköy Belediyesi’nin, Acıbadem’de bulunan bir asırlık tarihi köşkü aslına uygun restore ederek faaliyete açtığı Gençlik Sanat Merkezi, sanatla ilgilenen birçok gence ev sahipliği yapıyor. Bu gençlerden biri de Çorum’un Mecitözü ilçesinden lise sınavını kazanarak Kadıköy Anadolu Lisesi’ne yerleşen görme engelli Hüseyin Cem Cengiz. Kendine ait şiirleri ve besteleri olan Cengiz ile engellilerin sanata erişebilirliğini, üzerinde çalıştığı projeleri ve Kadıköy’ü konuştuk.

  • Kendinden biraz bahseder misin?

Adım Hüseyin Cem Cengiz. 6 aylıkken ortaya çıkan bir hastalık sonucunda görme yetimi kaybettim. Doğduğum ve yıllarımı geçirdiğim Çorum’un Mecitözü ilçesinden geçtiğimiz sene lise sınavını kazanarak Kadıköy Anadolu Lisesi’ne geldim. Yurtta kalıyorum. Sanatın her türüne ilgim var. Gitar çalıyor, besteler yapıyorum. Edebiyatın da benim hayatımda yeri büyük. Şiir ve roman konusunda kendimi geliştirmeye çalışıyorum.

“KADIKÖY HAYALLERİMİ SÜSLÜYORDU…”

  • Küçük bir ilçeden buraya gelmişsin. Nasıl buldun Kadıköy’ü?

Çorum’da yaşarken benim hayallerimi süsleyen bir yerdi Kadıköy. Küçük bir Fenerbahçeli olmamın da bunda etkisi büyük. TEOG sınavına buraya gelmek için çalışmıştım diyebilirim. Ne beklediysem, ne istediysem hepsinin daha fazlası var burada. Sokak müzisyenleri, sık sık duyduğum kilise çanı bile beni çok etkiliyor. Ben Çorum’da küçük bir ilçede yaşadığım için çok istememe rağmen ne tiyatroya, ne sinemaya, ne de konserlere gidemiyordum. Çorum’un merkezine bile gitsem bunları bulmak çok zordu. Ama Kadıköy’de neredeyse her sokakta bir tiyatro var. Bunlara gitmek, paylaşmak, sergilere gitmek benim için çok büyük bir istekti. Artık her hafta bir tanesine gidebiliyorum. Hatta o kadar fazla ki yetişemiyorum bile (gülüyor.) Nasıl denizsiz bir yerden gelip denizi gördüğünde heyecanlanırsın ya… Burada yaşadığım şey o. Hangisine koşacağımı şaşırıyorum.

“GSM EFSANE BİR YER”

  • Aynı zamanda Gençlik Sanat Merkezi öğrencisisin. Nasıl tanıştın burayla?

Gençlik Sanat Merkezi’ne geçen yılın sonbaharında başladım. Bir arkadaşım bahsetmişti bana da. Gitar çalıyordum fakat kendimi geliştirmek istiyordum bu konuda. İletişime geçtim hemen. Buranın yetkilileri de çok ilgilendiler, saygıyla yaklaşıp ellerinden geleni yaptılar benim için. Bire bir dersler aldım ve kendimi çok geliştirdim. Gençlik Sanat Merkezi efsane bir yer. Sadece gitar değil, piyanosundan kemanına kadar her şey var burada. Bunun dışında birçok etkinliğe de ev sahipliği yapan bir yer. Küçük tatlı bir salonu var. Görüyorum ki Kadıköy Belediyesi bu konuda bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bu beni çok mutlu ediyor.

  • Galiba kendine ait bestelerin de varmış.

Beste üretme maceram şöyle başladı: Ben şiir yazmayı çok seviyorum. Bir gün yazdığım bir şiir bana şiirden çok melodisiz bir şarkıyı andırdı. Ben de neden meledi eklemiyorum bu şarkıya diye düşünerek beste yapma çalışmalarıma başladım. Şu an için üzerinde çalıştığım birçok beste olmasına rağmen, tamam bu oldu dediğim bir beste var. Şiirlerimle bestelerimi, bestelerimle şiirlerimi beslemeye çalışıyorum.

“ENGELLERLE KARŞILAŞIYORUZ”

  • Görme engelli biri olarak, görme engellilerin sanata erişebilirliği konusunda ne düşünüyorsun?

 Önce sanatı ikiye ayırmak lazım: Görsel sanatlar ve işitsel sanatlar. İşitsel sanatlar konusunda görme engelliler ellerinden geleni yapıyor. Çeşitli engellemeler çıkıyor karşılarına ama bunları aşmaya çalışıyorlar. Görsel sanatlar kısmında ise görme engellilerin yapabilecekleri şeyler bir yere kadar. Biraz daha görsel sanatı icra eden insanların bunu görme engellilere göre yapması gerekiyor. Mesela bir resim çizildiğinde bu resmin betimlenmesi de gerekiyor. Bir heykel yapıldığında heykelin üç boyutlu dokunulabilir bir formu yapılması gerekiyor.

  • İşitsel sanatlarda yaşadığınız engellerden bahsettin. Neler bunlar?

Kendim bizzat yaşamadım fakat çok fazla duydum. İzlenimlere göre özellikle konservatuar giriş sınavlarında görme engellilere sıkıntı çıkartılıyor. Mülakattaki öğretmenler hala görme engellilerin nota okuyamayacağını düşünüyorlar ve kabul etmiyorlar genelde. Bunlar yıllar önce çürütülmüş şeyler olmasına rağmen, görme engelliler çok rahat kendi imkanlarıyla nota okuyabilirken, çeşitli önyargılar sonucunda 2017 yılında dahi hala böyle sıkıntılarımız var.

  • Sanata dair bir kariyer planın var mı?

Aslında çok kararsızım. Sanatın birçok yönü ilgimi çekiyor. Müzik, şiir ve roman kısımlarıyla özellikle ilgileniyorum Meslek olarak yapar mıyım bilmiyorum ama hobiden daha öte olacağına inanıyorum.

KUTU

ÇİZGİ ROMAN BETİMLİYORLAR

  • Bir de üzerinde çalıştığınız “Engelsiz Çizgiler” adlı bir proje var. Projeden bahsedebilir misin?

Yaklaşık 2 yıl önce görme engelli bir arkadaşımla beraber bir sohbet esnasında dedik ki “Biz kitapları bir şekilde alıp okuyabiliyoruz. Görme engelli kütüphanelerinden temin ederek veya dinleyerek. Ama çizgi romanları okuyamıyoruz ve gerçekten çok harika şeyler dönüyor orada. Bunlar neden bizim dünyamızda yok? Ve bunun için ne yapabiliriz”. Sonrasında çözüm üretmeye çalıştık. Taramak uygun bir çözüm değil çünkü tarayıp kabartmalı baskı yapsak da programlarımız yeterince etkili olamıyor çizgileri kabartmakta. Biz de dedik gönüllülerimiz olsa. Çizgi romanı da betimleyip yazıya aktarsalar. Bir edebiyatı sitesi olan “kayiprihtim.com”da projemizi anlatan bir şey paylaştık. Çok güzel dönüşler oldu. Projemize büyük destek verdiler ve ilk eserimizi kayiprihtim’ın forumlarındaki gönüllülerle yaptık. Önümüzde bir örnek yoktu ve ortaya nasıl bir şey çıkacağını çok merak ediyorduk. Baktık çok güzel bir eser çıktı ortaya. Bir ekip kurduk 6-7 tane çizgi roman ürettik. Çeşitli festivallerde bulunduk.


ARŞİV